Her yıl Uludağ’da uğramadan yapamam. ‘Snowboard’ yaptığım için hem çam ağaçları arasında hem de ‘bol kar’da kaymak cezbeder beni. Board sevenler için bu ikisi bulunmaz bir güzellik. Dağın en uzun pisti Tutyeli’nin 2 bin metreyi aşan zirvesine çıktığınızda kendinizi bir anda bulutların üstünde bulursunuz. Hava açıksa Uludağ tüm güzelliğiyle karşınızda durur. Böyle bir anı yakalarsanız hemen kaymaya başlamayın, önce manzaranın tadına varın.

İkinci bölgede yer alan ‘maden’ pistinde ezilmemiş, ‘bol kar’da kaymak insana denizde gidiyormuş hissi verir. Birinci bölgedeki çam ağaçlarının arasından aşağıya inerken Uludağ’ın neden milli park ilan edildiğini daha iyi anlarsınız. 

Uludağ’a geçen yıl hiç gidemedim. İşletmeler kar kıtlığından sezonu bile neredeyse açamadı. Günübirlik turlar, rezervasyonlar iptal edildi. Neyse ki bu yıl Uludağ’daki işletmecilerin yüzü erken güldü. Batıdan gelen soğukla, Uludağ’daki kar kalınlığı yeni yıl öncesinde üç metreye yaklaşmıştı. Sömestrin etkisiyle de dağ şu sıralar dolup taşıyor. Ancak kapasitenin aşılması kayakseverlerin çok da istediği bir durum değil. Pistlerde çok fazla insan, liftlerde ise çok uzun kuyruk oluyor. 

Uludağ’a ilk konaklama tesisi 1933’te kuruldu. İlk kayak burada yapıldı. İnsanlar kayağı bu beyaz cennette tanıdı ve sevdi. Sonraki yıllarda oteller plansız bir şekilde gelişti. Çok sayıda kamuya ait konaklama tesisi yapıldı. Artık ‘milli park’ statüsündeki dağda yeni yatırımlar yapılamıyor. Dağın bugüne kadarki düzensiz yapılaşmasının nasıl düzeltileceği büyük bir soru işareti. 
Bazı kamuya ait konaklama tesisleri yıkıldı. Ancak bu yeterli değil. Uzun yıllar liftler için ayrı bilet kesildiğinden her otel kendi mekanik tesisini yaptı. Şu anda aynı piste çıkan birden fazla mekanik tesis bulunuyor. Bu da kayak yapılan alanların daralması anlamına geliyor. Plansız yapılaşma nedeniyle bugün pistlerin içinde kalan otel bile Uludağ’da mevcut. Dağın en büyük sorunu ise büyük bir otoparkının olmayışı. 1961’de milli park ilan edilen Uludağ’da yeni bir inşaat için bile ağır bürokratik işlemlerle uğraşmak gerekiyor.

Uludağ’ın tıpkı Erciyes’teki gibi tek bir elden yönetilmesi gerekiyor. Bunun için bir plan var ancak henüz faaliyete geçilmiş değil. Uludağ, İstanbul ve Ankara’dan ulaşım kolaylığı nedeniyle çok rağbet görüyor. Bursa şehir merkezinde 36 km uzakta. Dağda 22 mekanik tesis bulunuyor. Bu anlamda da Türkiye’nin en büyüğü. Uludağ’a olan fazla talep özellikle hafta sonları büyük bir çileye dönüyor. Birkaç hafta önce dağa çıkma süresi, yağan kar, devrilen ağaçlar, yoğun araç trafiği gibi nedenlerle üç saate çıkmıştı.

Güney Marmara Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği Derneği (GÜMTOB) Başkanı Haluk Beceren’in verdiği bilgilere göre, hafta sonu bir günde 1500 küçük araç, 150de büyük otobüs Uludağ’a giriş yaptı. Yani kaba bir hesapla 7 bin kişi... Otellerin yatak kapasitesi 6 bin. Mekanik tesisler saatte 15 bin kişi taşıyabiliyor. Bu yıl ayrıca eskiden Sarıalan’a kadar çıkabilen teleferik hattı uzatıldı. Bursa’dan pistler bölgesine kadar teleferikle 22 dakikada çıkmak mümkün. 9 km’lik hattıyla dünyanın en uzunu unvanına sahip teleferik saatte 15 bin kişi taşıyabiliyor. Uludağ’a bu ulaşım kolaylığı yoğunluğu da beraberinde getiriyor. Beceren’in bu konuda bir çözümü şu: “Son dönemde mahallelerden bile otobüslerle Uludağ’a tur düzenleniyor. Bunların kayakla ilgisi yok. İnsanlar dağı görmeye geliyor. Günübirlik turlara bir kota konulsun. Sınırlandırma olmalı...”

Uludağ’da 21 otel bulunuyor. Kamuya ait konaklama tesisi neredeyse kalmadı. Geçen yıllarda çoğu yıkıldı. Toplam 22 mekanik tesis bulunuyor. Uludağ’da ortak skipass uygulaması var. Bir biletle pistlere çıkmak mümkün. Ancak Kervansaray ve Yazıcı bu ortak uygulamaya dahil olmadı. 
Kış turizmi konusunda uzman Sabancı Üniversitesi öğretim üyesi Dr. Osman Cenk Demiroğlu, Uludağ’da iletişim kopukluğu olduğunu söylüyor. Kış turizmi konusunda artık sert bir rekabetin olduğunu anlatan Demiroğlu, “Yapay kar ilk kez Uludağ’da denendi. Ancak şu anda kullanılmıyor. 2002’de sistem kuruldu. İşletilemedi. Palandöken, Erciyes ve Kartalkaya’da yapay karlama var. Uludağ’ın da Erciyes gibi ortak yönetim sistemine geçmesi şart. Uçak seferleri arttıkça, fiyatlar düştükçe, Uludağ’ın ciddi rakipleri oluşuyor. Bulgaristan bile artık Uludağ’a rakip.”

Uludağ’da bu yıl talipsiz bir kaza yaşandı. Kızakla kayan anne ile kız çocuğu dereye yuvarlandı. Çocuk hayatını kaybetti. Demiroğlu, dağın ortak bir yönetimi olması durumunda bu tür kazaların da olmayacağı, bir destinasyon yönetimi olduğunda güvenlik ve diğer problemlerinin çözüleceğini belirtiyor.

Türkiye Kayak ve Snowbord Öğretmenleri Derneği Başkanı Yahya Usta da, milli parkların girişinde para aldığını ancak yeterli tedbirleri almadığından dertliydi. Özellikle sömestir döneminde yapılan festivallerin ve tatilin 15 güne sıkışması nedeniyle aileleri Uludağ yerine yurt dışına kaçtığını belirtiyor. Kayak öğretmenlerinin gönüllü kurtarma ve güvenlik görevi yaptığını belirten Usta, yaşanan kızak kazasının sebebini de tedbirsizliğe bağladı.

Uludağ’a geçen yıllarda ağırlıklı Rus turistler gelirdi. Ancak ülkedeki devalüasyon yüzünden Ruslar yerini Araplara bıraktı. Her şeye rağmen Uludağ çevresindeki büyük şehirlere yakınlığı nedeniyle büyük rağbet görüyor. Türkiye’nin kayak konusundaki ilk göz ağrısı bürokratik engellerden dolayı kendini yenileyemiyor. Dağda bir an önce ortak bir yönetime geçilmesi ve planlı bir yapılaşma gerekiyor...

Uludağ’da bir klasik haline gelen Winterfest’in son ayağı dün başladı. 12 Şubat’a kadar devam edecek etkinliklerde bugün Serdar Ortaç, yarın Gülşen, çarşamba ise Ozan Doğulu sahne alacak (winterfest.com.tr). Ayrıca Whitefest kapsamında Karinna Event Hall’de bugün Demet Akalın, yarın Fatih Ürek, çarşambaysa Ayşe Hatun Önal sevenleriyle buluşacak (whitefest.com).

KAR YENİDEN GELİYOR 

7 Şubat itibariyle Uludağ’da kar kalınlığı 155 santimetreydi. Bugün hava sıcaklığı en yüksek - 5, en düşük - 8 derece olacak. Ayrıca bugün karla karışık yağmur, yarınsa kar yağışı bekleniyor.