Serkan Ocak

Loading

Travel Blog

Laponya'da kuzey ışıklarını gördüm

Laponya'da kuzey ışıklarını gördüm

Kuzey Kutup Dairesi'ni geçmek, eksi 35 dereceyi görmek, bir kutup ayısına birkaç metre uzaktan bakmak, çılgın husky köpeklerinin çektiği kızaklara binmek, ren geyiklerini sevmek, donmuş gölde kar motoruyla slalom yapmak ve en önemlisi kuzey ışıklarını seyretmek... Sizce bunlar hayal mi? 

Serkan Ocak / serkan.ocak@hurriyet.com.tr

Düşündükçe soğuğu halen hissediyorum. Uçuş gününün gelmesini sabırsızlıkla bekliyordum. Kuzey Kutup çizgisini geçecektim. Sanki çok uzun bir yolculuk olacakmış gibi geliyordu. Hiç de öyle olmadı. İstanbul’dan kalkan uçak önce 3.5 saatte Finlandiya’nın başkenti Helsinki’ye vardı. Oradan da ülkenin kuzeyine, Laponya’nın (Lapland) merkezi Rovaniemi’ye 1.5 saatte ulaştık. Kısa bir araba yolculuğundan sonra da Kuzey Kutup Dairesi’ne (Arctic Circle) vardık...

Vardık varmasına ancak beni asıl şaşırtan, Avrupa’nın en kuzeyindeki yerleşim yerlerinden Rovaniemi’de gördüğüm ilk mekânın adının ‘Marmaris Büfe’ olmasıydı. Laponya’nın yönetim merkezi olan bu küçük kentte gezerken aslında Türk adı taşıyan tek yerin burası olmadığını, Poulinki Restoran’ın başaşçısının da Hataylı Ahmet Yavuz Usta olduğunu öğrendim.

ÇILGIN HASKİLER

Rovaniemi’de en heyecan verici etkinliklerden biri haski safarisi. Kentte bu işi yapan çok sayıda şirket var. Hemen birine gidip yerinizi ayırtın.

Kızaklı haski safarileri birkaç etaptan oluşuyor. Kısa turlar da var, 3 saatlik ormanların arasında uzun bir maceraya da atılabilirsiniz. ‘Lapland Safarisi’nin 11 kilometrelik bir turuna katıldım. (www.safaris.fi/rovaniemi) Haskiler için endişelenmenize gerek yok. Köpekler sanki bunun için doğmuş gibiler. Kızağın hareketlenmesi için bir sistem yok ancak köpeklerin durması için dişli frenler var. Frene basmayı unutursanız gider de gidersiniz... Bitmek tükenmek bilmeyen bir enerjileri var. Haskiler günde bir kez, bir saat boyunca kızak çekiyor. Sonra dinleniyor. Ormanın içindeki bakım- evlerini de gezdim. Şartları gayet iyiydi. 5-6 yaşına kadar kızak çekebiliyorlar. Sonra emekli oluyorlar. 3.5 saat süren turun fiyatı yaklaşık 370 TL.

HERKESE KISMET OLMUYOR

Kentte bugüne kadar ölçülen en yüksek kar kalınlığı 36 metre. Geçen yıl en fazla 24 metre kar düşmüş. Lapa lapa kar yağsa da şehir merkezi ya da yollar hiçbir zaman kapanmıyor. Öyle bir sistem kurulmuş ki, 8 ayının karlar altında geçiren şehirde hiçbir iş aksamıyor. Tabii bize tuhaf geliyor. Ülkede kaldığım birkaç günde yağan kar İstanbul’da yağsa, kenti terk etmekten başka çare kalmayabilirdi. 

Rovaniemi’de hava sıcaklığı şu sıralar eksi 5 derecelerde. Kar kalınlığı ise 20 santimi aştı. Kuzey ışıkları görülmeye başladı. Ancak şu hatırlatmayı yapmakta fayda var: Bir doğa mucizesi olan bu olayı görmek bölgeye giden herkese kısmet olmayabiliyor. Işıklar aslında sürekli var. Bunu görebilmek için havanın da bulutlu olmaması gibi şartlar gerekli.

Biz gittiğimiz ilk gece gördük. İlçede kuzey ışıkları ile ilgili bir alarm sistemi var. Takip edilen siteler var. Igloo’larda bunun için bir zil sistemi bile tasarlanmış. Cep telefonlarına mesaj geliyor. Yani siz oradayken kuzey ışıkları çıkarsa mutlaka size bir haber veren oluyor. Gece boyu gökyüzüne bakmanıza gerek yok. Zira 5 gün üst üste çıkmayabiliyor da...

Şanslıydık. İlk akşam yemeğinden haberi alır almaz donmuş bir gölün üzerine çıktık. Tripodlarımızı kurup fotoğraf çekmeye başladık. Telefonlar soğuktan çalışmadı. Deklanşöre basmak için eldivenden çıkardığım elim donma tehlikesi geçirdi. Yaklaşık 30 dakikalık bir doğa şovu izledik.

İGLOO ODALAR

Üzeri cam Igloo’da kalanların da kuzey ışıklarını göreceğine dair bir garanti yok. Zira bir gece Arctic Snow Hotel’in geçen yıl hizmete açtığı igloo’larda kaldık. Yağan karları camlardan temizlememize rağmen gökyüzünde tek bir huzme belirmedi. Buz otellerin fiyatları yüksek sezonda 750 TL civarında. Bu nedenle Noel dışında gitmekte fayda var. Igloo’ların dışında buzdan yapılan oteldeki odalarda kalmak da mümkün. Odalarda yataklar da buzdan. Uyku tulumlarında yatılıyor. Gece dayanamayıp, sıcak bir yere geçmek isteyenleri de düşünmüşler. Buzdan olmayan bir bölüme ranzalar koymuşlar... Restoran da buzdan. En güzel özelliği ise eliniz kirlendiğinde hemen masanın altına silebilmeniz. Peçeteye gerek yok. Ama oturduğunuz yerdeki örtünün kaymamasına dikkat edin!

SAUNA BİLE BUZDAN

Finlandiya’da 2 milyondan fazla sauna var. Soğuk memlekette sauna ‘Sami’lerden bugünlere süren bir gelenek. Ancak buz otelin saunası da buzdandı. Hava sıcaklığı eksi 20’lerdeyken sadece havluya sarılı bir şekilde gittik saunaya. Titremekten bitap düşmüşken sistemi çözdük. Sıcaklığı 100 derecenin üzerinde olan bir makineye suyu döküyorsunuz. Anında her yer sıcak buhar oluyor. Sıcak, kemiklere kadar işliyor. Buhardan eriyerek vücudunuza düşen soğuk damlalara engel olmak zor olsa da unutamayacağınız bir deneyim yaşıyorsunuz.

RENGEYİĞİ SÜRÜŞ LİSANSI

Laponya’nın en önemli özelliklerinin biri de göller yöresi olması. 10 binden fazla göl var. Kışın hepsi donuyor. Kar motorları safarisi bu göllerin üzerinde ya da donmuş nehirlerin üzerinde yapılıyor. Wildlife Safaris’te 30 dakikalık kar motoru turu yaklaşık 200 TL. Kar motoruna binmişken bir de buz tutmuş gölden balık tutmayı denedik. Tabii ki başarısız bir deneme oldu. 

Rengeyiklerinin çektiği kızaklara binmez ise aslında çok keyifli değildi. Çünkü haskilerin aksine geyikler çabuk yoruluyor. Bir süre sonra kızak yavaşlıyor. İçgüdüsel olarak inmek istiyorsunuz. Neyse ki bu turlar çok kısa. Rengeyiklerini sevmek, onları beslemek çektiği kızaklara binmekten daha keyifliydi. Ancak akşam yemeğinde aynı tür geyiklerin etini yemekse ayrı bir tezattı

Rengeyikleri sürüşü öncesinde ‘Geyik Sürüş Lisansı’ veriliyor. Parmak basıyorsunuz ve sürücü belgeniz 5 yıl Laponya’da geçerli...

SABAH SPORU KAYAKLI KOŞU

Kayaklı koşu burada hayatın bir parçası. Her evin bahçesinde kayaklı koşu için kayaklar bulunuyor. Donmuş nehrin kenarında sabah koşusu yerine sabah kayaklı koşusu yapılıyor. Rovaniemi’deki kayak merkezinde bir kayaklı koşu müsabakasına tanık oldum. Yaklaşık 200 bin nüfusu bulunan küçük bir yerleşim yerinde atlama kulelerinden snowboard için kullanılan ‘halfpipe’lara kadar pek çok pist vardı merkezde. 4-5 yaşındaki çocukların kabiliyetlerine hayran kaldım. Prenses kıyafeti giymiş, tavşan kostümüne girmiş çocukların yanakları al al olmuştu. Bir anne karın üzerine düşen iki yaşlarındaki çocuğunu ayağa kaldırmadı. Birkaç dakika boyunca kendisinin kalkmasını bekledi. Bizde olsa yüreğimiz ağzımıza gelirdi. Gerçi zaten o soğukta dışarıya hiç çıkarmazdık. 

NEREYE GİTMELİ

Dünyadaki en iyi eğitim sistemine sahip Finlandiya’da doğaya büyük bir saygı var. Çok fazla eğitici kurum ve kuruluş mevcut. Rovaniemi’deki Arktikum’da (www.arktikum.fi) tam bir doğa tarihi müzesi. Laponya hakkında pek çok önemli bilgi edinebilirsiniz. Pilke ise (www.tiedekeskus-pilke.fi) bir bilim merkezi. Pilke’nin girişinde gerçeğini aratmayan bir simülasyon var. Ağaç kütüklerini vinçle kaldırmaya çalışıyorsunuz.

Eğer çocuğunuzla Laponya’ya gitmeyi düşünüyorsanız mutlaka Santa Park’a uğrayın. Burası tam bir masal evi. Bir dağın içine kurulmuş. Tarihi postane, eski arabalar, yedi cücelerin evi ve tabii ki Noel Baba... Girişi yetişkinlere 100 TL.

Normalde bu coğrafyada kutup ayısı görmek mümkün değil. Kuzey Kutbu’nda yaşayan bazı hayvanları da doğal ortamında görmek çok zor. Ancak Ranua Vahşi Yaşam Parkı’na giderseniz kutup ayıları Venüs ve Manasse’yi birkaç metre uzaktan besleyebilirsiniz. Birbirinden ilginç baykuşları görebilirsiniz. Kuzey Kutup Dairesi’nin geçtiği Santa Claus Village’ta birbirinden ilginç eğlence mekânları bulabilir, 100 TL’ye Noel Baba ile fotoğraf çektirebilir ya da Türkiye’ye postaneden kartpostal gönderebilirsiniz.

Eğlenmek içinse Ray Bar’ı deneyin. Giriş ücreti 7.5 TL. Hemen girişte bir ‘Blackjack’ masası var. Ancak krupiye gence dikkat edin. Ne yaparsanız yapın 21’e en yakın onun kâğıtları geliyor.

HER YIL 120 BİN KİŞİ GİDİYOR

Laponya seyahatine Gazella Turizm’in davetlisi olarak katıldım. Türkiye’de Laponya’ya direkt ‘charter’ seferler yapmaya başlayan Gazella’nın Yönetim Kurulu Başkanı Velit Gazel, tur operatör markaları Binrota ile yoğun talebi karşılamak için bu seferi koyduklarını, müşterilerinin Helsinki’de vakit kaybetmeyeceklerini söyledi. Tüm Avrupa’ya yayılmış turizm servis sağlayıcısı olan Tumlare firmasının Türkiye Bölgesi Satış Müdürü Adam Alacsony’nin verdiği bilgilere göre, her yıl Rovaniemi’ye 120 bin kişi gidiyor. En fazla Ruslar rağbet ediyor (46 bin). Japonya’dan gidenlerin sayısı ise 15 bin. Geçen sömestr döneminde Türkiye’den yaklaşık 1000 kişi Laponya’ya gitti. Bu sayının önümüzdeki sömestr döneminde 1.300 kişi olması bekleniyor. Rovaniemi turizm ofisi yetkilileri ise Laponya’nın İsveç ve Norveç’e göre fiyatlarının daha ucuz olduğunu söyledi.

​​​​​​​http://www.hurriyet.com.tr/seyahat/laponyada-kuzey-isiklarini-gordum-40013673

Paylaş

YORUMLAR