Turgut Tombus, Hasan Durak, Emin Yener, yaşları 60'ın üzerinde üç kafadar.İkisi hukukçu, biri mühendis... Hepsinin ortak özelliği motosiklet tutkusu. Onlarca yıldır sürdürdükleri bu hobileri için bir de kulüp kurmuşlar: 'Big Brothers...' Onlar Avrupa yollarının motosikletli abileri... Her yıl kendilerine bir rota belirleyip Avrupa'nın bir köşesine sürüyorlar motorlarını. Bu sevdalarını, arkadaşlıklarını ve seyahatlerini Levent'teki yerlerinde konuştuk.

Serkan Ocak / serkan.ocak@hurriyet.com.tr

Turgut Tombuş: 55 sene önce Nişantaşı’nda oturuyorum. Motosiklet tutkunu bir ağabeyimiz vardı. Motorla ilgili en ince detayları onda gördüm. Deli gibi hastaydı bu işin. Bize de bulaştırdı bu hastalığını... O gün bu gündür 50 senedir motor sürüyorum. ‘Chopper’ kullanıyorum, seyahate daha uygun. Güvenli bir sürüş olanağı sunuyor. Bu biraz da tarz meselesi. Harley tutkumdan hiç vazgeçmedim. Çok ciddi bir kaza geçirdim ama yine de bu tutkum azalmadı. Ölümle yaşam arasındaki ince çizgiden döndüm. 140 km süratle uçtum. Neyse ki bana bir şey olmadı.

- Üçümüz de, önceden İSMOT (İstanbul Motosiklet Kulübü) diye bir motor kulübü vardı, oraya üyeydik. Dernekleşmiş ciddi bir kulüptü. İSMOT dağılınca biz de chopper olarak bireysel sürdürdük bu işi. Üçümüz de İSMOT’u canlandıralım, yeniden hayata geçirelim dedik. Ama sıkıntı olduğunu görünce kendi kulübümüzü kurmakta karar kıldık. 2008’de adım attık. Grubumuzun 15 asli üyesi ve 100’ün üzerinde sanal ortamda üyeleri var.

- 2008’den bu yana her sene bir rota belirleyip seyahate çıkıyoruz. Fransa Şarap Yolu’nu gezdik. 4 bin 322 km Vanvey turu yaptık. Trieste’de 6 bin 327 kilometrelik bir maceraya atıldık. İsviçre’de Alpler’e gittik. Almanya’nın meşhur Kara Ormanları’nı, Tann, Lyon, Miribar, Cannes, Lille, Floransa, Roma ve niceleri... Şimdiye kadar ekipçe altı kez yurtdışı turlarımız oldu.

- Fransa Şarap Yolu... Burası motorcular için özel bir yol değil ama motorla gezmek çok zevkli. Şarap yolu 170 kilometre ama İtalya, İsviçre, Avusturya, Almanya, Fransa, Yunanistan ve Türkiyeile son buldu turumuz.

- Beş tane araba sahibi olan adam toplanıp da bir gezi yapamazlar. Ama beş motorcu bunu çok rahat ve maceracı bir şekilde yapar. Motor bir özgürlük. Kafa dengi arkadaşlar çok güzel eğleniyoruz. Rüzgârı hissetmek bambaşka bir şey. Bunu arabada yaşamak mümkün değil. Araba da aldım ama dört senede 10 bin kilometre yapmadım, motorla her sene 10 binin üzerinde yol yapıyorum. Bu yaşta hâlâ buna binebilmek bile bizim için mutluluk.

- Her grup sürüşü öncesi gece heyecandan uyuyamıyorum. Bu heyecanı hissetmesem motora olan sevgim ve bağlılığım bitiyor demektir. O akşam her şeyimi önceden hazırlıyorum. Çantalarımı yapıyorum. Sabah uyandığımda o heyecan, o motora biniş yolumuz bambaşka bir duygu. Yeter ki bu duyguyu kaybetmeyelim. Yalnız grubumuza üye olan 25 kişiyle gezmiyoruz. Beş-altı kişiyle yola çıkıyoruz. Çünkü aşırı kalabalıkla zor oluyor.

- Bir turumuz için yaklaşık 1.500 Euro harcıyoruz kişi başı. İki hafta için yeterli oluyor. Her yer Türkiye’den daha ucuz. Avrupa pahalı derler ama değil. Mesela gidiyorsun bir yemek yiyorsun 20 Euro. Burada o parayla bu denli kaliteli yemek yiyemezsiniz. Bir de İsviçre’ye gittiniz, şehrin içinde kalırsanız evet çok pahalı ama biz şehrin dışında bir yerde kaldık, 16 Euro ödedik. Kalacağımız yerleri önceden genelde ayarlamıyoruz. Çünkü bir rota oluşturduğumuzda tura çıkınca bu değişebiliyor. 150 kilometrede bir mola verip yolculuğa devam ediyoruz. Motorumuzda olmazsa olmazımız ise Türk bayrağımızdır. Asla Türk bayrağımızı indirmeyiz.

- Haziran ayında Norveç’e bir seyahat gerçekleştireceğiz. Yaklaşık 10 bin kilometrenin üzerinde bir yol olacak. İstanbul’dan başlayıp Tromsö ile sonlandıracağız.