Serkan Ocak

Loading

Travel Blog

Bozcaada’ya gitmek için 7 neden

Bozcaada’ya gitmek için 7 neden

Ege’nin en güzel adalarından... Türkiye’nin dört bir yanı sıcaktan kavrulsa da sürekli esen poyraz sebebiyle her daim serin. Başlı başına bu bile adaya gitmek için önemli bir neden. Akvaryum gibi koyları, Ayazma gibi plajları, bağları, şaraplarından bahsetmiyorum. Ancak bu yaz adaya gitmek için farklı nedenler de var.

Serkan Ocak / serkan.ocak@hurriyet.com.tr

KAOS BİTTİ

Bozcaada’nın yıllardır en büyük derdi, zaten küçük olan çarşısının araç trafiğiyle iyice keşmekeşe dönüşmesiydi. Bu yıl ilk kez yeni uygulama denendi. Bozcaada Belediyesi ve Bozcaada Kaymakamlığı’nın işbirliğiyle çarşı araç trafiğine kapatıldı. Birkaç günlük bocalamanın ardından herkes sistemi benimsedi. Kaos sona erdi. Adalılar ve tatilciler büyük bir ‘ohh’ çekti. Vapuru kullanmak isteyen araçlar içinse özel bir uygulama getirildi. ‘4440752’ No’lu telefona önce rezervasyon yaptırılıyor. Plaka kontrolünün ardından vapura binecek araç çarşı içine alınıyor.

GECELERİN ADRESİ: BAKKAL 

Bozcaada’da son yılların gözde mekânı ‘Bakkal’ kabuk değiştirdi. Yemek konseptinden çıkarak akşamları adanın en meşhur barı haline geldi. Mekânın içi orijinal bir dekorasyona sahip. Barın önünde uzun kuyruklar oluyor. Kokteyller ortalama 35 TL. Sabaha kadar sohbete devam etmek isteyenleri burada bulmanız mümkün. Son biraların içildiği yer. Üstelik gürültü olmadan, etraf rahatsız edilmeden... Dikkatle bakarsanız masaların birinde Ata Demirer’i de görebilirsiniz.

SANAT ADA İÇİN 

İletişimim duayenlerinden Prof. Dr. Haluk Şahin, uzun süredir Bozcaada’da yaşıyor. Seramik sanatçısı eşi Belgin Şahin, Bozcaada Kaymakamlığı’na ait Bozcaada Sanat Galerisi’ni beş yıldır yönetiyor. Adada sanatın kalbi burada atıyor. Galerinin arka tarafındaki ‘Itırlı Bahçe’ sanatseverlerin sık ziyaret ettiği bir yer. En son Hakan Yeleş’in ‘Çanakkale ve Bozcaada’ konulu suluboya, eski Hürriyet illüstratörü Ersin Burak’ın Çanakkale Savaşı’nın 100’üncü yılı dolayısıyla büyük tuvallere yaptığı yağlıboya sergileri vardı. Şu anda ressam Cemil Onay’ın ‘Resim Bakıyorum’ sergisi devam ediyor. 15 Ağustos’a kadar açık. Eylülün ilk haftası Itırlı Bahçe’de ada konulu filmleri de ücretsiz izleyebilirsiniz. Haluk Şahin’in yeni çıkan ‘Uçuşur Ege Rüzgârında’ ile ada üzerine yazdığı dört kitabı da galeride bulabilirsiniz (Cumhuriyet Mh. Lale Sok. No: 9).

‘GEMİ ENKAZI KOYU’ 

Bu yaz Bozcaada’nın güney sahillerine giderseniz, Yunanistan’ın Zakintos Adası’ndaki ‘Gemi Enkazı Koyu’ gibi bir yere rastlayacaksınız. Dev bir yük gemisi sert geçen kış aylarında bir fırtınaya yenik düştü. Sürüklenen gemi karaya oturdu. Gemi, mürettebatıyla birlikte aylardır kurtarılmayı bekliyor. Ne olacağı şimdilik belirsiz. Ancak bu manzarayı seyretmek için adanın arkasına mutlaka bir bakmak gerekiyor. Dev bir geminin yanında isterseniz denize girebilir, isterseniz hatıra fotoğrafı çektirebilirsiniz. Ancak dikkat, Merci COD adlı gemi binlerce ton soğan yüklüydü. Çürüyen soğanlar hâlâ geminin üzerinde. Denize doğru esen rüzgârda sorun yok ancak tersi durumda geminin yanında fazla kalmamakta fayda var.

ADI ARTIK 'KITEBOARD'LA ANILACAK

Adrenalin tutkunlarını bu yaz Bozcaada’da bir sürpriz bekliyor. Rüzgârı bol adada bir sörf okulu açıldı; Mercedes-Benz Kite Lounge. Üstelik yıl boyunca açık olacak. Belediyenin de desteğiyle kurulan okulun asıl hedefi dünya çapında sporcu yetiştirmek. Okulda ortalama üç günlük eğitimler veriliyor. Sörf okulunun en büyük şanşıysa kurulduğu mevki olan Çayır Plajı. Yedi kilometrelik sahile sahip ve en az iki kilometresinde çok rahat kite yapılabiliyor. Kite yapmak için adaya gelenlerin iddiasına göre Bozcaada’nın adı artık ‘kiteboard’. Bozcaada artık kiteboard ile anılacak. Ortalama rüzgâr hızı saatte 17-25 kilometre arası. Kiteboard için ideal. Ancak sert rüzgârın hızı zaman zaman 35 kilometreye kadar çıkıyor. Geçen ay yapılan ‘Mercedes-Benz Go Bozcaada Festivali’ kapsamında Avrupa’nın en iyi ‘kiteboard’cuları adada bir araya geldi. Bundan sonra da her yıl benzer organizasyonları yapacağı su götürmez bir gerçek.

GÜNEŞİ 'POLENTE'DE BATIRIN 

Türkiye’de hâlâ en güzel günbatımı manzaralardan biri Bozcaada’da... Üzüm bağlarının arasında, rüzgâr güllerinin dibinde güneşi denize batırmanın tadı başka. Şaraplarıyla ünlü adada akşamüstü, adanın batı kıyıları günbatımının keyfini çıkaranlarla dolup taşıyor. Özellikle eski deniz fenerinin olduğu Polente ya da Habbele doğru adres. Bağbozumu da başladı. Şu anda kardinaller kesiliyor. Çavuşlar haftaya başlayacak. Adalılar bu yılki hasatın iyi olduğunu söylüyor çünkü yağış bereketli imiş. Eskiden Rumlar 6 Ağustos’tan önce çavuş kesmezmiş. Bu yıl çok yağmur yağdığı için hasat erken oldu. Şaraplıklar da eylülün ilk haftası başlayacak. Bağbozumu Şenliği de yine eylülün ilk haftasında yapılacak.

TENEDOS KURABİYESİ 

Bozcaada’dan dönenlerin ellerinde genelde iki çanta olur. Birinde şarap, diğerinde ise adaya özel yapılan ‘Tenedos kurabiyesi’ vardır. Tenedos adanın eski adı. Tahir Günday’ın sahibi olduğu Çiçek Fırın, Kavala kurabiyesine benzeyen ancak çok daha lezzetli bir kurabiye yapıyor; damlasakızlı, bademli Tenedos kurabiyesi. Kurabiyelerin içine tek bir badem konuluyor. Elle yapılan kurabiyeler adanın favorisi (Kilosu 40 TL). Bu yıl farklı iki lezzet daha var. Badem lokumu ve ada somunu. Adada yetişen buğday taş değirmenlerde öğütülüyor ve ekşi mayayla ‘ada somunu’ yapılıyor. Badem lokumuna ise Günday’ın dedesinin adı verildi: Hacı Tahir Badem Lokumu. Kurabiyelerin yanında badem lokumu da almayı unutmayın (Kilosu 50 TL). (Cumhuriyet Mh. Atatürk Caddesi Meseret Sk. No: 15).

http://www.hurriyet.com.tr/bozcaada-ya-gitmek-icin-7-neden-29762362

Paylaş

YORUMLAR