12 Ocak 2010

İSTANBUL - “Sekiz dokuz yıldır fasulye ve ayçiçeği ekemiyoruz. Fasulye ektiğimiz dönemlerde çiçek açma aşamasında bitki kuruyordu. Ayçiçeğini denedik aynı sonucu aldık. Sonra mecburen buğdaya döndük. Eskiden buğdaydan dönem başına ortalama 280 kilogram hasat ürün alırken şimdi 80-90 kilogram alsak öpüp başımıza koyuyoruz. Filtresiz Afşin Elbistan A santralından adeta kül yağıyor. Beyaz karın rengini unuttuk. Ayrıca çok ağır koku da oluyor.”
Tepesine kül yağdıran bir santralın altında tarım yapmaya çalışan Mehmet Yağcı’nın serveti, toprağı. Onu da böyle yitiriyor. Mehmet Yağcı’nın babası Kahramanmaraş’taki Afşin Elbistan Termik Santralı’na karşı dava açıp kazandı. Mahkeme Yağcı ailesinin 200 dönüm tarım arazisinin santral nedeniyle yüzde 10 değer kaybettiği gerekçesiyle Elektrik Üretim Anonim Şirketi’ni (EÜAŞ) aileye 110 milyar tazminat ödemeye mahmuk etti.
Ailenin avukatı Mehmet Çölbeyi’ne göre bu karar çok önemli ve gerisi de gelecek:
“Meslek odalarından, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi’nden bilirkişi heyeti oluşturuldu. Numuneler Tarım Bakanlığı’nda incelendi. Uranyum yönünden incelenmek için de Atom Enerjisi Kurumu’na gönderildi. Raporda organik tarım yapılamayacağı ve ürün çeşitliliğinin azalacağı belirtiliyordu. Uranyum değeri limiti aştı. Afşin’de benzer 160 dava var. Tamamına davacılar lehine karar çıktı. 90’ı yargıtayda. Bu dava (Yağcı davası) ise Yargıtay tarafından onanan ilk dava. Bu karar emsal teşkil ediyor. Elbistan’da da 200 dava mahkeme aşamasında.”

21. yüzyıl ayıbı...
Afşin Elbistan B Santralı’nda filtre var. A santralı ise 21’inci yüzyıla filtresiz çalıştırılma ayıbıyla girdi. Dünya ortalamasına göre atmosferdeki kükürtdioksit miktarı 150 mg/m3 olması gerekirken, bu değer yörede 1500 mg/m3 ölçüldü. Bu, kanser riskinin 10 kat artması demek. Mehmet Yağcı, “Babaannem kanserden öldü. Komşularımız kanser tedavisi görüyor” dedi.