İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Dokuz Eylül Üniversitesi'nin 2010'da tamamlayacağı çalışmanın ardından İzmir Körfezi'nin dört bir yanında denize girilebileceğini söyledi
15 Aralık 2009
İZMİR - Türkiye’nin üçüncü büyük kenti İzmir’in CHP’li Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, yıllarca koku sorunuyla boğuşan İzmir Körfezi’nin her yanında denize girilebileceğini söyledi. Kentin, Cannes, Nice, Rio de Janerio gibi bir kıyı şehri olacağını belirten Kocaoğlu, limana bir de kuruvaziyer limanının yapılacağını söyledi.
Ege’nin lider kenti İzmir, en son DTP konvoyuna düzenlenen saldırıyla gündeme geldi. Kimi zaman ‘Gavur İzmir’ diye de anılan kentte büyük yatırımlara imza atılmaya başlandı. Dokuz Eylül Üniversitesi’nin, 2010’un Mart’ında tamamlayacağı araştırmaların ardından Körfez’de hummalı bir çalışma başlayacak. Yıllarca koku ve kirlilik sorunuyla boğuşan körfezin çehresi de değişiyor. Körfez’in önce koku sorunu halledildi, şimdi de dibindeki çamur temizlenecek. Çalışmalar tamamlandığında da Körfez’in dört bir yanında denize girilebilecek. Dev tatil gemileri (kuruvazör) yeni yapılacak limana yanaşabilecek. Raylı sistem kenti baştan başa kuşatacak. İzmir, Expo 2015 fuarını Milano’ya kaptırdı ancak kentte geleceğe yatırım sürüyor. Geleceğin İzmir’ini Radikal’e anlatan Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, yeni yatırımlarla ilgili şunları dedi:
KARŞIYAKA’DAN DENİZE GİRİLECEK: Dokuz Eylül Üniversitesi, Mart 2010’da İzmir Körfezi’nin tüm zemin etüdlerini çalışmalarını, sismik araştırmalarını bitiriyor. Kruvaziyer yat limanının nerede yapılacağına, sürkülasyon kanalı yapmamız gerektiği konusundaki kararımızı bilimsel çalışmaların sonucuna göre vereceğiz. Bilinmezliğin giderilmesi gerekiyor. Körfezin bugüne kadar ayakta kalmasının nedeni körfezdeki su sirkülasyonudur. Körfezin güneyinde ciddi bir su sirkülasyonu var ancak bunu kuzeyde eski Gediz yatağı engelliyor. Buraya bir kanal yapılırsa sürkülasyon kendini tamamlayacak. 22 günde bir körfez suyunu yenileyecek. Bu hem suyun temizlenmesine, hem canlılığın artmasına, hem de denize girilmeyi sağlayacak. Konak, Karşıyaka, Alsancak’tan denize girilecek.
METROBÜS
GELİYOR: Metro, belediyeyi devraldığımızda 11 kilometreydi. Biz bunu 100 kilometreye çıkarıyoruz. 90 kilometre raylı sistem projesi devam ediyor. 80 kilometresi 2010 Haziran’ında bitecek. Metro kuzey güney aksını, metrobüs ise doğu batı aksını bağlayacak. Bunlar bittiği zaman ulaşımda çok büyük bir yol alacağız. Ayrıca yeni arterler açıyoruz. Üç tramvay hattı planlıyoruz. 2014’e kadar bunları gerçekleştirince 2030 yılına kadar kentte toplu ulaşımı halledeceğiz. Ulaşım master planımız, nâzım imar planımız yapıldı ve bitti.
VALİLİK 162 DAVA AÇTI: Bazı bürokratlar kendiliklerinden, mevcut hükümete şirin görünmek için belli şeyler yapıyorlar. İl müdürlüğünde, bölge müdürlüğünde, genel müdürlükte vs.. Buralarda çeşitli problemler, kısıtlamalarla karşılaşıyoruz. Her kısıtlamayla karşılaştığımda biz gidip ikna edip mücadele ediyoruz. ‘Bu işi kentim için istiyorum’ diyerek sorunu aşmaya çalışıyoruz. İstanbul, Ankara ve Adana gibi illerde meslek odaları dava açar. İzmir’deyse Bayındırlık İl Müdürlüğü’nün önerisiyle valilik dava açaıyor. Meslek odalarının açtığı dava sayısı da beş yılda 12. İstanbul ve Ankara’da bu 50’nin üzerinde. Ancak Bayındırlık İl Müdürlüğü’nün kanalıyla hazırlanan raporlardan hareketle bize (İzmir Büyükşehir Belediyesi) açılan dava sayısı beş yılda 162.
KARŞIYAKA’YA OPERA BİNASI: Eski traleybüs salonunu Ahmet Adnan Saygılı konser salonu yaptık. Türkiye’de şu anda bir numaralı konser salonu. Karşıyaka’ya opera binası yapıyoruz. Projesi yarışmayla belirlenecek 25 bin metrakarelik opera binası Türkiye’nin en büyüğü olacak. Tüm beldelere çok amaçlı salonlar yapıyoruz. 38 beldeye spor salonu planlıyoruz. 16’sı bitti. Tarım yollarını asfaltlayan bir belediye Türkiye’de hiç duyulmuş mudur? 550 bin dönüm alanın yüzde 90’ını asfaltladık. Amaç ürünün değerini arttırmak, alıcıyı üreticiyle buluşturmak. Organik tarımı ve organize sanayi bölgelerini destekliyoruz.
TURİZM İÇİN KENT AKADEMESİ: Kentin zenginleşmesini turizm ve hizmet sektörü şemsiyesi altında gerçekleşeceğine inanıyoruz. Burada bir açılım gerekli. Yeni fuar alanı, yeni bir kongre merkezi yapıyoruz. ‘Kent Akademisi’ kuracağız. Burada yoğun bir programla, lise sonrası gençleri hizmet ve turizm sektörüne yetiştireceğiz. Bunlar sağlanınca Türkiye’nin büyük problemi olan işsizliği turizm ve hizmet sektörüyle giderileceğini düşünüyoruz.
KADİFEKALE TAŞINIYOR: Heyelan bölgesi olan Kadifekale’deki 2 bin 508 konutu taşıyoruz. Kadifekale’ye sadece ağaç dikeceğiz. Bu iş durmayacak şu anda birçok yerde kentsel dönüşüm yapıyoruz. ‘Yık gecekonduyu, yap sekiz katlı binaları’. Bu kent dönüşümü değil. Apartmanda yaşamaya hazır olmayanlar var. Buna göre formül geliştirmek gerekiyor. Şu anda belediyeler nasıl ulaşıma yatırımlarını yönlendiriyorsa, gelecekte yatırımların büyük kısmı kentsel dönüşüme ayrılacak.
EFEMÇUKURU’NDA MÜCADELE: Yasalar elverdiği ölçüde Efemçukuru’nda altın madenine karşı mücadele vereceğiz. Çünkü orada su kaynaklarımız var. Belkahve’deki taş ocakları taşındı, 40 yıllık sorun halledildi. Oralar ağaçlandırıldı. Pınarbaşı gibi diğer taşocaklarının bulunduğu yerleri de takip ediyoruz. Mavişehir’in koku sorunu bugün yarın düzelecek. Atık çamur ihalesinin eli kulağında.
‘Açılımı üç parti birlikte yapmalı’
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, kentte bir grubun kapatılan DTP’nin eski genel Başkanı Ahmet Türk’ü konvoyuna saldırılmasıyla ilgili şu değerlendirmeyi yapıyor:
“CHP lideri Deniz Baykal partinin politikasını her gün dile getiriyor. İzmir’de yaşanan olayı, bir siyasi partinin genel başkanına yapılan olayı hiçbir zaman tasvip etmedik ve etmeyiz de. ‘Açılım’ konusunda yöntem bu olmamalı. Özellikle AKP, CHP ve MHP’nin uzun çalışmalar ve araştırmalar sonucunda birlikte karar verecekleri ve arkasında birlikte duracakları bir yaklaşımla, birlikte projelendirerek, birlikte kamuoyuyla paylaşmaları gerekiyor. Bu yöntem gerçekleşmedi. Tekrar başa dönülebilir. Bu yapılırsa ülke büyük bir problemi aşabilir. CHP’nin içinde olmadığı, kırmızı çizgilerini söylemediği bir açılımın doğru olmadığını düşünüyorum.”
Gökdelenler yükselecek
İzmir, ülkenin toplam üretiminin yüzde 8.9’un GSYİH’nı (Gayri Safi Yurtiçi Hasıla) yüzde 7.5’ini karşılıyor. Çalışan 10 kişiden birini İzmirli şirketler istihdam ediyor.
Kent merkezindeki 550 hektarlık Liman Arkası’nı gökdelenler bölgesi olarak planlayan İzmir Büyükşehir Belediyesi bu projeyle 10 milyar dolarlık gayrimenkul yatırımı bekliyor.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun verilerine göre Türkiye’de ileri biyolojik arıtma sistemiyle arıtılan 500 milyon metreküp atıksuyun yüzde 45’i İzmir Büyükşehir belediyesi’nin tesislerinden geçiyor. Ayrıca 164 orman köyünün atıksu sorunu çözmek için arıtma tesislerini projelendirirken, deniz, nehir ve tarım alanlarını kirlilikten kurtaracak projeler için 200 milyon TL’lik yatırım planlandı. Belediye dokuz arıtma tesisinin yapımına başladı. Bunların üçü devreye girdi.
YORUMLAR