MİT 'Ergenekon şeması'nın hazırlanmasına katkı yapmadığını ve Tuncay Güney'in teşkilat bünyesinde hiç bir zaman diliminde ve konumda çalışmadığını açıkladı
05 Ağustos 2009
İSTANBUL - Ergenekon mahkemesinin talebi üzerine MİT Müsteşarlığı’nca gönderilen yazılarda ‘Ergenekon şeması’nın hazırlanmasında MİT tarafından herhangi bir katkının yapılmadığı, şemanın da spesifik bilgilerin kağıda aktarılmasından oluştuğu’ belirtildi. MİT ayrıca Kanada’da yaşayan Tuncay Güney’in hiçbir zaman diliminde ve konumda teşkilat bünyesinde çalışmadığını duyurdu. Başbakanlık Teftiş Kurulu’ysa mahkemeye gönderdiği yazıda Susurluk Araştırma Komisyonu Başkanı Kutlu Savaş’ın hazırladığı ‘Susurluk’ raporunun orijinal halinin kendilerinde bulunmadığını, raporun dönemin Başbakan’ı Mesut Yılmaz’a verildiğini bildirdi.
‘Birinci Ergenekon’ davasının dünkü 103. duruşmasına çeşitli kurumlardan gelen ‘cevap’ niteliğinde ki yazılar damga vurdu. Mahkeme Başkanı Köksal Şengül, daha önce dava kapsamında kurumlardan yazılan yazılara cevaplar geldiğinı belirterek bunları okudu.
‘Susurluk raporu’nun orijinali yok
Gelen belgelerin arasında Türkiye Büyük Millet Meclisi Başbakanlık Teftiş Kurulu’nun ‘Susurluk Raporu’yla ilgili mahkemeye gönderdiği yazı okundu. Yazıda, kamuoyunda ‘Kutlu Savaş Raporu’ olarak da bilinen Susurluk Araştırma Komisyonu Başkanı Kutlu Savaş tarafından hazırlanan Susurluk Raporu’nun tam metninin Başbakanlık Teftiş Kurulu’nda bulunmadığı belirtildi. Hazırlanan orijinal raporun dönemin Başbakan’ı Mesut Yılmaz’a sunulduğu bildirildi. Daha önce Ergenekon davasına bakan 13. Ağır Ceza Mahkemesi, aynı kurula iki kez yazı yazarak, Susurluk raporunun tamamını istemişti. Kuruldan gelen her iki yanıtta da raporunu tamamı gelmemiş, bunun üzerine kuruldan üçüncü kez raporun tamamı istenmişti.
MİT: Güney bizde çalışmadı
Mahkeme daha önce MİT’e Tuncay Güney’in kendileri adına çalışıp çalışmadığını ayrıca davanın önemli delillerinden biri olarak gösterilen ünlü ‘Ergenekon şeması’nın kendilerince hazırlanıp hazırlanmadığını sormuştu. MİT’ten bu sorulara yanıt geldi. Yazılardan birinde ‘Tuncay Güney’in hiçbir zaman diliminde ve konumda teşkilat bünyesinde çalışmadığı’ belirtilirken, Ergenekon şemasının hazırlanmasında MİT tarafından herhangi bir katkının yapılmadığı, şemanın da spesifik bilgilerin kâğıda aktarılmasından oluştuğu’ bildirildi. Bu arada Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde Ahmet Cinali ve Taner Ünal’ın yargılandığı ‘Atabeyler’ davası ile İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde Ahmet Tekin Baykal’ın yargılandığı ‘Anafor’ davasının Ergenekon davası ile birleştirilmesi için ‘olur’ istediği belirtildi.
Danıştay sanıklarına öncelik
Duruşmada eski İstanbul Üniversitesi rektörü sanık Kemal Alemdaroğlu’nun avukatı Metin Çetinbaş, savunmasına devam etti. Savunmasının sekizinci gününü tamamlayan ve Ergenekon davasında en uzun savunmayı yapanlardan biri olan Çetinbaş, Danıştay’la Ergenekon davasının birleştirilmesini eleştirdi.
Çetinbaş, savunmasına ara verebileceğini belirterek Danıştay saldırısının faillerinin sorgulanmasına öncelik verilmesini istedi. Mahkeme kabul etmedi. Öneki gün Danıştay’la Ergenekon davasının birleşmesine tepki olarak duruşma salonunu terk eden İşçi partililer dünkü duruşmada salondaki yerlerini aldı.
Arslan salonu terk etti
Danıştay davasının sanıklarından Alparslan Arslan, İsmail Sağır ve Tekin Irşi’de jandarma tarafından duruşmaya getirilirken, Arslan, duruşmanın başlamasıyla yapılan yoklamanın ardından salonu terk etti. Danıştay sanıklarından Osman Yıldırım’sa dünkü duruşmaya da katılmadı.
YORUMLAR