26 Aralık 2008
İSTANBUL - Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), Ergenekon Davası’nın görüldüğü İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdiği yazıda, 69 isimden oluşan Ergenekon şemasının gizli belge olduğunu kaydetti. Sadece mahkeme heyetinin gördüğü bu belge dava dosyasına konulmayacak.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Ergenekon Duruşması’nda mahkeme heyeti, daha önce 69 kişiden oluşan Ergenekon şemasını gönderen Milli İstihbarat Teşkilatı’na (MİT), bu belgenin gizlilik içerip içermediğini sormuştu. Mahkemeye yanıt gönderen MİT, bu şemanın gizli olduğunu kaydetti. MİT’in, örgüt şemasıyla ilgili gizli olduğu için delil olarak kullanılamayacağı yönündeki yazısı üzerine, kuruma bunun yasal dayanağının da sorulmasına karar verildi.
Mahkeme, MİT’e 2002 yılında isimsiz olarak ulaştırılan mektup ve altı CD’nin suretlerinin istenmesine de karar verdi. Ayrıca Tuncay Güney’le ilgili istenen soruşturma dosyasının, cumhuriyet başsavcılığı tarafından gizlilik kararı olduğu gerekçesiyle gönderilmemesi üzerine, daha ayrıntılı bir yazıyla dosyanın yeniden istenmesi kararlaştırıldı. Öte yandan, İstanbul Emniyeti İstihbarat Şube Müdürlüğü’nde Tuncay Güney’e ait sorgu kasetlerinin bulunmadığı öğrenildi.
Ergenekon’un dünkü duruşmasında ise Susurluk davasında ‘cürüm amacıyla teşekkül oluşturmak’tan dört yıl ceza alan Hoştan savunma yaptı. Hoştan, şunları söyledi:
Eymür Çatlı’yla konuştu: Abdullah Çatlı’yı ilk tanıyan benim. Herkes Mehmet Özbay olarak tanıyordu. Çatlı’yla arabada giderken, Mehmet Eymür, Çatlı’yı aradı. Onu bir yere bıraktım. Eymür’le görüştü. Bir saat sonra geldi. ‘Bu adam manyak mıdır? Tarık Ümit’i sordu’ dedi.
Susurluk’ta ilk Veli Paşa’yı aradım: Veli Küçük’le 1983 veya 1984’te Mustafa Bilgin aracılığıyla Edirne Jandarma Alay Komutanı olduğunda tanıştım. Üç yıl sonra Kocaeli Jandarma Alay Komutanı olduğunu öğrendim. Gidip yarım saat görüştüm. Susurluk’a kadar görüşmedik. Sedat Bucak, yakın dostum. Kazayı kısa zamanda duydum. Küçük’ün yakın arkadaşı olduğunu söylediler. Bucak ağır yaralanınca aklıma gelen ilk isim paşa oldu. Hemen kazayı telefonla kendisine bildirdim. 25 yıllık tanışıklığımda beş altı kez görüştüm.
AKP’ye oy verdim : Beni hükümeti yıkmakla suçluyorlar. Kızlarıma da söyledim. Şerefim üzerine yemin ederim ki oyumu Tayyip Erdoğan’a verdim.
Strateji dergisine muhabir olarak Güney’i işe aldığını anlatan tutuklu sanık Ümit Oğuztan da savunmasında, “Güney’le çalışmam demek ki tasarlanmış. Bu işlerin arkasında dezenformasyon çalışması ispatlanmış Mehmet Eymür vardır” dedi.
YORUMLAR