Kıraç çok dertliOnlar, Namık Kemal Mahallesi'nden, Serhat'ın arkadaşları. Arkadaşları öldükten sonra da köpeklerle iç içe, oyunları sürdü.Büyükçekmece sınırlarındaki 30 bin nüfuslu Kıraç beldesinin en büyük sorunu başıboş köpekler. Hayvan barınağında 3 bin 500, sokakta 700'ü aşkın köpek var. Bölge beş aydır karantinada. Sık sık aşı için hastanelere taşınan halk panik içinde: "Çocukları dışarı çıkaramıyoruz. Bir an önce önlem alınsın." Temel bilgilerSabunlu su, aşı, serumTürkiye'de kuduz, gelişmiş ülkelere göre yaygın. Britanya, Japonya, Belçika, Finlandiya, Fransa, Norveç, Portekiz, İspanya, İsviçre ve İsveç hastalığı yok etti. Kuduza karşı ilk olarak yaranın bol sabunlu suyla temizlenmesi gerekli, aşı programı da gecikmeden başlatılmalı. Isırık baş bölgesindeyse serum da şart.

06 Ekim 2007

İSTANBUL - Kıraç, İstanbul'da Büyükçekmece Belediyesi'ne bağlı yaklaşık 30 bin nüfuslu bir belde. Varoş bölgelerine has görünümlü apartmanların, gecekonduların arasında çocuklar köpeklerle arkadaşlık ediyor. Ancak çocukların oyun arkadaşı gibi gördüğü köpekler aslında beldenin en büyük sorunu. Yaklaşık beş ay önce bir köpek tarafından ısırılan ineğin kuduzdan ölmesiyle bölge karantina altına alındı. Ancak bu bildiğimiz anlamda bir karantina değildi. Belde Belediye Başkanı Hamit Öncü'nün verdiği bilgiye göre, beldeye hayvan giriş çıkışı yasaklanmadı. Sadece denetimler artırıldı. Sokaklardaki hayvanlar toplanmaya başlandı. Beldedeki hayvan barınağındaki köpek sayısı 3 bin 500'ü aştı. Öncü, buna karşın belde sokaklarında hâlâ 700'den fazla başıboş köpek gezdiğini, duyumlarına göre başka ilçelerden de beldeye köpek bırakılmış olabileceğini söylüyor.
İki çocuk iyileşti
Öncü'nün verdiği bilgiye göre Serhat'la aynı gün iki çocuk daha yine aynı köpek tarafından ısırıldı. Diğer iki çocuk Büyükçekmece Devlet Hastanesi'ne saat 15.00 ve 17.00'de, Serhat ise saat 18.00'de götürüldü. Aşı yapılan diğer iki çocuğun iyi olduğunu belirten Öncü, şöyle konuşuyor:
"Serhat'ın şanssızlığı beyne yakın bir yerden ısırılmasıydı. Kıraç Beldesi mayıs ayından beri karantinada. Mayıs ayında bir ineği köpek ısırmış ve inek ölmüştü. Burada karantinayla yaptığımız çok ciddi bir kontrol. Beldedeki canlı hayvan giriş çıkışının engellenmesi değil, başıboş hayvanların kontrol altına alınıp, denetlenmesi, aşılanması ve kısırlaştırılmasıdır. Beldedeki barınakta 3 bin 500 köpek var. Bu kadar köpeğin sadece bu beldede olması doğru değil. Beldede yaklaşık 700-800 başıboş köpek var. Duyduğumuz kadarıyla civar ilçelerden de köpekler getirilip buraya bırakılıyor."
Beldenin tek konusu...
Serhat'ın ölüm haberinin basında yer almasından sonra belde dün gazetecilerin akınına uğradı. Belde sakinleri korku ve merak dolu gözlerle köşe başlarında toplanmış, olayı konuşuyordu. Sokak aralarındaysa yine köpek ve çocuklar yan yanaydı. Beşinci sınıf öğrencisi Kezban Gümüş, heyecanla daha önceki gün bir köpeğin kendisini ısırmak üzere olduğunu söylerken, "Her taraf köpek dolu. Korkuyoruz" diyor. Üç çocuk annesi Birgül Gümüş de korkulu: "Bir ara sokaklar köpeklerden geçilmez olmuştu. Bir an önce önlem alınsın."
Ayşe Kaplan'ın da beş yaşında bir çocuğu var. O belediyenin elinden geleni yaptığını söylerken, hastaneleri sorumlu tutuyor: "İstanbul'da sokaklarında köpek olmayan yer yok. Burada da aynı oranda başıboş köpek var. Belediye elinden geldiğince toplamaya çalışıyor. Önemli olan böyle bir olayda hastanelerin ilgisizliği."
'Oğlum Serhat'la arkadaştı'
Fatma Kurt'sa 11 yaşındaki oğlunun, Serhat'ın arkadaşı olduğunu anlatıyor: "Çocuğumu köpek ısırmadı ama Serhat ölmeden önce oyun oynamışlardı. Devlet hastanesine oğlumu aşılatmak için gittim. Hastanedekiler ilgisiz davrandı. Bir görevli 'işte yine kuduzlar geldi' diye tepki gösterdi."
İki çocuk babası Necati Yıldız, "Çocuklar okula giderken tedirgin oluyoruz. Gece bir araya toplanan köpeklerin uğultularından uyuyamıyoruz. Çocuklarım bir kenara kendim için bile endişe duyuyorum" diyor.

Kuduz köpeklerdeki belirtiler
İyi huylu köpekler huysuzlaşıyor. Kötü huylular daha sokulgan hale geliyor. Havayı ısırma hareketi yapıyorlar, çok az su içiyorlar ve salya oluyor.
Saldırganlık devresi , üç -yedi gün sürüyor. Gittikçe artan huzursuzluk ve sinirlilik oluyor. Sahibini tanımıyor. Sese ve ışığa karşı tepki veriyorlar. Işığa bakamıyorlar ve yiyecek olmayan şeyleri yemeye çalışıyorlar.
Kuduza yakalanmış bir köpek üç günde, en çok 10 günde ölüyor. Eğer hayvan ölmezse kuduz olmadığı anlaşılıyor.