Doğu Karadeniz'deki Kamilet Vadisi hakkında Çoruh Üniversitesi rapor hazırladı. Raporda, Kamilet için "Türkiye'deki en büyük bozulmamış doğal ekosistemlerden biri ve koruma altına alınması gerekir" denildi.
13 Haziran 2014
Artvin Arhavi’de bulunan eşsiz güzelliğe sahip Kamilet Vadisi hakkında Çoruh Üniversitesi öğretim üyeleri Doç. Dr. Özgür Emin Ağaoğlu, Y. Doç. Dr. Oğuz Kurdoğlu, Y. Doç. Dr. Mehmet Özalp tarafından Kamilet Vadisi hakkında bir
rapor
hazırlandı.
Türkiye
’deki en büyük bozulmamış doğal ekosistemlerden biri olduğuna vurgu yapılan raporda 30 bin hektarlık alanın acilen koruma altına alınması gerektiği belirtildi. Raporda vadiye ilişkin şu bilgilere yer verildi: “Türkiye’de Bern Sözleşmesi kapsamına giren 87 türden 3’ü Kamilet Havzası sınırları içinde. Kamilet dünyanın biyolojik çeşitlilik açısından en
zengin
ve aynı zamanda tehlike altındaki en önemli 34 karasal ekolojik bölgesinden biri olan ‘Caucasus Hotspot’ içinde kalıyor. Vadi, sahip olduğu yaklaşık 1100 adet bitki taksonu ile biyolojik çeşitlilik açısından Türkiye’nin en önemli havzalarından biri. Ormanlar eğer bir havzanın tamamını kaplıyor ve içinde tehlike ve tehdit altında olan türleri barındırıyor ise havzanın tamamı Koruma Değeri Yüksek Ormanlar sınıfı içinde değerlendirilmeli. Kamilet Havzası tümüyle bu özellikte bir ekosistem. Yine Türkiye’de 114’ü CITES sözleşmesine tabi bitki türlerinden 7’si Kamilet Vadisi’nde bulunuyor. Alanda doğal olarak yetişen bitki türlerinin yüzde 40’ı tıbbi bitki özelliğinde. Havzada, Bern Sözleşmesi kapsamında koruma altına alınması gereken çeşitli cinste ormanlar mevcut. Alan, yaban hayatı varlığı açısından da çok sayıda türe ev sahipliği yapıyor. Alanda yakın tehdit altında 8 tür, tehlikeye düşebilecek 3 tür, tehlike altında ise 1 tür bulunuyor. Özellikle ilk kez varlığı saptanan huşfaresi, dar alanlı bir endemik olarak alanın bozulmamışlığına önemli bir örnek teşkil ediyor.”
HES yoluna kaçak çözüm
Öte yandan Kamilet Vadisi’nde yapılmak istenen Orta Regülatörü ve Hidro
Elektrik
Santralı ile ilgili usulsüzlük iddiaları ortaya atıldı. MNG grubuna ait Balsu Elektrik Üretim ve Ticaret A.Ş.’nin kurmak istediği HES’in yolunun kaçak olduğu belirtiliyor. İddiaya göre, sondaj alanına ulaşım yolu adı altında Artvin Orman Bölge Müdürlüğü, vadinin iki ayrı noktasında yol yapımı için izin verdi. ÇED olumlu kararı olması gerekirken müdürlük izniyle kaçak çalışma başlatıldı. Arhavi Doğa Koruma Platformu, iznin iptal edilmesi için dava açtı. Artvin İl Özel İdaresi de şirketin imar planı olmadan herhangi bir çalışmaya başlanılmaması konusunda uyarıda bulundu. Ancak şirket çalışmalara başladı bile.
Rize İdare Mahkemesi de daha önce Kamilet Vadisi’ne yapılmak istenen Taşlıkaya HES projesini imar planları olmadan HES’e ulaşım yolu yapılması mümkün değil diyerek iptal etmişti. Arhavi Doğa Koruma Platformu’ndan Hasan Sıtkı Özkazanç, Taşlıkaya HES projesini yapmak isteyen Eyner Grubu’nun halkın tepkisinden dolayı projeden çekildiğini, MNG Holding’in sahibi Mehmet Nazif Günal’ın da Arhavi doğumlu olduğunu hatırlatarak aynı duyarlılığı beklediklerini söyledi.
YORUMLAR