Sinop Gerze'de termik santrala karşı çıkan köylüler, 24 saat nöbet tutuyor: "Bir gece ansızın gelmişlerdi. Yine ansızın gelmesinler..."

29 Mayıs 2012

İSTANBUL - Denize birkaç kilometre uzaklıkta, buğday tarlaları arasında bir köylü geziyor. Metin Samur. Sinop Gerze’de köylerine kurulması planlanan termik santrala karşı oluşturulan ‘nöbet çadırı’nın o geceki nöbetçisi. Mesaisinin dolmasını bekliyor. Akşam 18.00’da devraldığı nöbeti için şunu söylüyor:
“Bir gece ansızın gelmişlerdi. Jandarmayla bir mühendisti gelen. Sondaj yapacaklarmış. Yine gece ansızın gelmesinler diye köylüler dönüşümlü nöbet tutuyoruz.”
Gerze, Türkiye ’deki çevre eylemlerinin simge bölgelerinden. ‘Kuzeyin yıldızı’ diye adlandırılan Sinop’un ilçesi Gerze, son 4 yıldır adını termik santral karşıtı gösterileriyle duyuruyor. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin de dikkatini çeken Gerze, 63. Yerel Gazetecilik Meslek İçi Eğitim Semineri’nin de yapıldığı adres oldu. Seminerde konuşmaların odak noktası da yine termik santraldi. Sinop Belediye Başkanı Baki Ergül, seminerdeki konuşmasında gazetecilerden yardım talep etti. “Termik santrali her yerde kurabilirsiniz, ama başka Sinop yok” diyen Ergül, “Sinop dünyanın en güzel yerlerinden biri. 30 yıllık bir mühendis olarak termik santralin yarardan çok zararı olacağını söylüyorum” dedi.
Termik santral yaklaşık 2 bin dönüm araziye kurulacak. Proje sahibi Anadolu Grubu, bölgede bir kısım araziyi köylülerden satın aldı. Santralın kurulacağı alanda verimli tarım arazileri bulunan Yaykıl Köyü bulunuyor. Direnişin merkezi de burası.
Yaykıllılar, santral yapılacak alana nöbet çadırı kurmuşlar, 24 saat esaslı nöbet tutuyor. Çadır alanına yaptığımız ziyaret sırasında nöbet sırası Metin Samur’daydı.
Daha önce 30 Mart, 23 Ağustos ve 5 Eylül ’de araziye şirket yetkililerin girmeye çalıştığını, jandarmayla bazı arbedeler yaşandığını anlatan Samur, “İlk önce gece geldiler. Jandarmayla. Gece gündüz buradayız. Akşam 6’dan. sabah 9’a kadar köyden her gün bir erkek nöbet tutuyor. Gündüzleri de kadınlar çadırda duruyor. Yoldan gelip geçenler çadırımızı görüp duruyor. Çay içip derdimizi anlatıyoruz” dedi. 

“Gezdik, gördük”
Yaykıl Köyü Muhtarı Ahmet Tiryaki, termik santralın zararını görmek için, köylülerle birlikte Sugözü, Çatalağzı, Yatağan gibi yerlere giderek termik santralların zararlarını yerinde incelediklerini anlatarak şunları söyledi: “Erzin’de naranciyeler dökülmüş. Bir yerde 300 koyundan yılda 300 kuzu alınırken, bu sayı 50’ye düşmüş. Zararlarını kendi gözümüzle gördük. Termik santral istemiyoruz.” Balıkçı Turabi Boyracı ise şirket yetkililerinin teklifini reddetmiş: “Trilyon verdiler ancak asla kabul etmedim, etmem de...”

Toprak çok verimli
Metin Samur, “Burada arpa, buğday, mısır neredeyse yetişmeyen şey yok. Tütünü meşhurdu. Kotadan sonra yetişmiyor. 6 Ağustos’tan beri gece gündüz nöbetteyiz” diyor.

Sonuna kadar devam...
Sultan Er, Yaykıl Köyü’nün en mücadeleci kadınlarından. “Biz zaten yıllar önce tercihimizi yaptık. Buradan gitmeyeceğiz. Mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz” diyor.