Serkan Ocak

Loading

Travel Blog

Türkiye'nin stratejisine tepki var

Kopenhag'daki BM Küresel İklim Değişikliği Konferansı'nda ilk kez resmi toplantı düzenleyen Türk heyetinin iklimle mücadele stratejisi yeterli görülmedi. Öfkeli çevreciler, tepkilerini '12 bin nüfuslu küçücük ada devleti Tuvalu burada bağırıyor, Türkiye ne yapıyor?' diyerek dile getirdi

16 Aralık 2009

KOPENHAG - Danimarka’nın başkenti Kopenhag’da 192 ülkeden 15 bin katılımcının izlediği BM Küresel İklim Değişikliği Konferansı’nda bir hafta geride kaldı. Renkli protestolar, kafeslere ‘tıkılan’ eylemciler, hararetli tartışmaların ardından ‘dananın kuyruğunun kopacağı’ son günlere çok az kaldı. Hararetli ‘Dünya ısınıyor’ tartışmalarının sürdüğü kentte, soğuk adeta ilikleri donduruyor. İkinci haftada katılım daha da arttı. Çünkü yan etkinlikler yerini yavaş yavaş asıl mücadele konusunda stratejilerin ve hedeflerin açıklanacağı günlere bıraktı. Zirvenin yapıldığı Bella Center, İstanbul, Harbiye’de yeni yapılan Kongre Vadisi’nin veya Haliç Kongre Merkezi’nin eline su dökemez, Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’ndan hallice bir yer.
Bella Center’ın önünde, önceki gün iklimden önce yine bir ‘kuyruk zirvesi’ yaşandı. Sıcaklığın kimi zaman sıfırın altına indiği bir havada insanlar salona girebilmek için saatlerce bekledi. Başvurular kapasitenin çok üzerine çıkınca organizasyon yoğunluğu kaldıramadı. Öyle ki, “Ben Türk delegesiyim, aynı zamanda konuşmacıyım”, “Benim diplomat pasaportum var”, “Brezilya hükümetindenim” yakarışları Danimarkalı ve BM polislerini ikna etmeye yetmedi. Kimi üç saat bekledi, kimi beş. Çinli kaynaklara göre yedi saat bekleyen bile vardı. 

Altı konuşmacı sunum yaptı
İkinci haftanın Türkiye açısından önemi, resmi katılımın dışında ilk kez yapılan bir toplantıyla zirveye fiili katılımın sağlanmasıydı. Önceki günkü zirvede çok önemli gelişmeler de yaşandı. Gelişmekte olan Afrika ülkeleri zirveden çekildiklerini duyurdu. Bu haber uluslararası ajanslardan ‘flaş’ notlarıyla geçti. Ancak bir süre sonra Afrikalılara güvence verildiği açıklanarak krizin aşıldığı duyuruldu.
Türk heyetinin önceki akşam yapacağı toplantı, zirveyi takip eden Türk katılımcıların ve sivil toplum örgütlerinin odak merkeziydi. Toplantıda altı konuşmacı sunum yaptı. Çevre ve Orman Bakanlığı’nın bir süre önce duyurduğu ‘İklimle Mücadele Strateji Belgesi’ni bakanlıkta Hava Yönetimi Şube Müdürü olarak görev yapan Fulya Somunkıranoğlu anlattı. Somunkıranoğlu, Türkiye’nin küresel ısınma karşısında neler yapacağını tek tek sıraladı.
Otomotiv Sanayi Derneği Teknik Koordinatörü Hülya Özbudun ise otomobil üretimi konusunda bilgiler verdiği Türkiye’nin, Avrupa’da beşinci, dünyadaysa 15’inci büyük üretici olduğunu söyledi. Otomotiv sektörünün çevreye yaptığı olumsuz etkilerin büyüklüğünden de bahsederek, sektörün emisyon azaltabilmesi için ‘temiz araç teknolojisi’, ‘hibrid araçlar’, ‘alternatif yakıtlar’ gibi çözüm önerileri sundu.
Türkiye Sanayici ve İş Adamları Derneği (TÜSİAD) Sürdürülebilir Kalkınma İçin İş Konseyi adına konuşan Engin Güvenç,  Türkiye’de iklim değişikliği konusunda iş dünyasının alacağı tedbirleri anlattı. Güvenç, karbon piyasası için Türkiye’de ‘hızla büyüyen, dinamik ve güçlü’ bir özel sektörün varlığından söz etti.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi İSTAÇ’tan (İstanbul Çevre Koruma ve Atık Maddeleri Değerlendirme Sanayi ve Ticaret A.Ş.) Oğuz Can da İstanbul’da atık gazdan elektrik üretimi, ormanlaştırma, kamu ulaşımını artırma, zeki trafik sinyalizasyonu çalışmaları yapıldığını anlattı. 

‘Toplantı bitsin, cevaplarız...’
Türk heyetinin yaklaşık iki saat süren sunumunun sonunda, zirveyi takip eden Türkiye’den sivil toplum örgütleri tepki gösterdi. WWF’den (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) Ceren Ayas, sunumun sonunda söz alarak, Türkiye’den daha etkin bir katılımı beklediğini belirtti. Yeşiller’den Devin Bahçeci ise Türk heyetinin kurduğu grupta çevreci örgütlerin bulunmadığını, bunun nedenini sordu. Heyettekiler bu tarz eleştirel sorulara “Toplantı sonrasında cevaplayalım” yanıtını verdi. Türkiye’nin hiçbir şekilde iklimle mücadelede net ifadeler kullanmadığını belirten Bahçeci, “Türkiye ilk defa konuştu ama hedefle ilgili bir şey yok. 12 bin nüfuslu küçük ada devleti Tuvalu burada bağırdı. Türkiye ne yaptı?” dedi. Yeşiller ayrıca toplantı sonunda ‘Türkiye, kömürü durdur’ yazılı bir pankart açtı. İklim İçin Gençlik grubundan Duygu Caymaz ise, Türk delegasyonunda gençliğin temsil edilmediğini söyledi.

16 Aralık’ta büyük eylem hazırlığı var
Zirveyi 15 binden fazla delege ve katılımcı takip ediyor. Son iki gün ABD Başkanı Barack Obama dahil 100’den
fazla devlet başkanının zirveye katılacak olması Danimarkalı yetkilileri şimdiden tedirgin etmeye başladı, neredeyse her köşe başında olan polis, şehirdekilerin pasaportlarını kontrol ediyor. Devlet başkanlarının katılacağı gün tam bir kaos yaşanacağa benziyor. Liderlere karşı herhangi bir eylem yapılmasını önlemek için de son günlerde Bella Center’a sivil toplum örgütlerinin alınmayacağı belirtildi. Bu arada çevreci kulislerinde 16 Aralık’ta Bella Center’ın kuşatılacağı büyük bir eylem yapılacağından söz ediyor. Zira 17 Aralık’ta Türkiye dahil ülkeler resmi hedeflerini açıklamaya başlayacak.

  • Paylaş:
alternative title

YORUMLAR