Devlet, 'devlet sırrı'nı açıkladı: 'Bartın'ı selden kurtarmak için 57 milyon dolar harcandı.' Altı aydır bu yanıtın peşinde olan Bartın Kent Konseyi üyeleri şaşkın: 'İyi de bu para nereye gitti?'
04 Ağustos 2009
İSTANBUL - Bartın, 11 yıl aradan sonra yine su altında kalırken, ‘Bartın’ı selden korumak için’ 57 milyon dolar harcandığı anlaşıldı.
Bartın Kent Konseyi üyeleri “Sellere karşı için diye proje başlatılmıştı. Ne oldu?” diye sormuş, Başbakanlık Bilgi Edinme ve Değerlendirme Kurulu “Devlet sırrıdır” diyerek konseye bilgi vermemişti. O bilgi, Çevre ve Orman Bakanlığı’ndan geldi. Kent Konseyi, sular altında kalan Bartın için 57 milyon dolar harcandığını duyunca ‘dehşete düştü.’
11 yıl önce: Bartın’da sel felaketi meydana geldi. Devlet, halkı selden korumak için Bartın Karadeniz Sel Bölgesi Taşkın Koruma Altyapısının Onarım ve geliştirmesi İşi (TEFER) projesini geliştirdi.
Aradan 11 yıl geçti. Bartın Kent Konseyi’ne bağlı mühendisler, altı ay önce meraklanıp “Ne oldu bu proje” diye yazışmalara başladı. Konsey altı ay süren yazışmalardan istediği sonucu alamadı. Bu sırada 15 Temmuz’da kenti bir kez daha sel alınca yanıt almak için bastıran Kent Konseyi üyeleri Başbakanlık Bilgi Edinme ve Değerlendirme Kurulu’ndan gelen yanıtla şaşkına döndü: “Proje devlet sırrıdır.”
Radikal durumu, 30 Temmuz’da ‘Bartın’ı sel bastı’ diyen haindir!’ başlığıyla duyurdu.
Haberin Radikal’de yayımlandığı gün yeni bir gelişme daha yaşandı. Kent Konseyi üyesi mühendislerden Ayşe Sevtap Uzun 3 Haziran 2009’da Devlet Su İşleri’ne (DSİ) yazdığı dilekçesine cevap aldı. Çevre ve Orman Bakanlığı DSİ Genel Müdürlüğü Etüd ve Plan Dairesi Başkanlığı, 27 Temmuz tarihini taşıyan cevap yazısında şu ifadeler yer aldı:
“Bartın Karadeniz Sel Bölgesi Taşkın Koruma Altyapısının Onarım ve geliştirmesi İşi (TEFER) kapsamında bulunan işlere 1999 yılında başlanmış ve bu kapsamda yapımı öngörülen çalışmalar 57 milyon ABD doları kullanılarak 2003 yılında tamamlanmıştır. Bugün için TEFER kapsamında yapılan çalışma bulunmamaktadır. Öte yandan Bartın Çayı taşkınlarının kontrolü maksadıyla kuruluşumuz tarafından yapımı önerilen ve inşaatı halen devam eden Kirazlıköprü Barajı ile planlama aşamaları tamamlanmış olan Kozcağız Barajı, Arıt Barajı ve Kışla Sel Kapanı tesisleri bulunmaktadır. Bu tesislerin tamamlanması halinde Bartın Çayı’ndan kaynaklanan taşkın riski büyük ölçüde azalacaktır.”
Yani ‘halkın selden koruması için’ yapılan projeye 57 milyon dolar harcanmış, proje, son selden altı yıl önce ‘2003’te tamamlanmıştı.’
Bartın Konseyi üyesi mühendisler şimdi şunu soruyor: “Bu kadar para harcandı neden hâlâ Bartın’ı sel alıyor. Görünürde sadece iki köprü var. Paralar nereye gitti?”
‘Dürüst vatandaşın görevi’
Bartın Kent Konseyi üyesi Ziraat Mühendisi Ayşe Sevtap Uzun kararlı: “Bu rakamı görünce dehşete düştük. Bartın’da yaşayan mühendisler olarak TEFER projeleri kapsamında 57 milyon dolarlık iş yapılmadığını düşünüyoruz. Bu kaygıları düşündüğümüz için projeleri istiyoruz. Ancak proje devlet sırrı kapsamına alındı. Mahkeme yoluyla da olsa, 57 milyon dolarlık ne iş yapıldığını öğrenip, yapılan uygulamaların, düzgün yapılıp yapılmadığını açıklayacağız. Çünkü bu para, ülkemiz adına, Bartınlılar adına harcanmış bir paradır, paranın nereye harcandığını öğrenmek biz dürüst yurttaşlara düşmektedir.”
Radikal de 57 milyon doların nereye harcandığını DSİ’ye sordu. DSİ’nin üç sayfalık cevabında 57 milyon dolarla ilgili tek satır yer almazken, ‘taşkın zararı’ şöyle açıklandı: “Bartın Çayı, Kozcağız Çayı ve birleşim noktalarında yatak kesitlerine yapılan müdahaleler, çay yataklarındaki ağaçların akış rejimini bozması, rusubat ve ağaçların köprü ayaklarını tıkaması taşkının etkisinin artmasına sebep olmuştur.” Açıklama şöyle devam etti: “... Şiddetli yağışlar sonucunda oluşan taşkında TEFER kapsamında inşa edilen tesislerde bir hasar meydana gelmemiş, tesislerin bulunduğu yerlerde taşkın problemi yaşanmamıştır. TEFER kapsamında ‘Bartın Taşkın Koruma Yapılarının 100 Yıllık Taşkına Göre Rehabilitasyonu Projesi’ adı altında üç paket halinde proje hazırlanmış ancak bu projelerin iki paketi ihale edilmiş ve tamamlanmıştır...”
‘Kamulaştırma yapılacak’
DSİ’nin, Ayşe Sevtap Uzun’a yazdığı cevapta, projenin 2003’te tatamalandığı belirtiliyordu. Ancak Radikal’e verilen cevapta, projenin ‘Devlet sırrı’ statüsüne alınma nedenlerinden biri olarak ‘Projede inşaatı gerçekleşmemiş güzergâhta ‘kamulaştırma’ işlemlerinin yapılacak olması...’ gösterildi.
DSİ, Başbakanlık Bilgi Edinme ve Değerlendirme Kurulu’nun verdiği ‘devlet sırrı’ kararıyla ilgili diğer gerekçeleri şöyle sıraladı:
“... Proje sahası içerisinde Bartın Deniz Üs Komutanlığı tesislerinin bulunması... Söz konusu alanda SİT alanlarının bulunması...”
YORUMLAR