İkinci Ergenekon davasında 'darbe girişimi' yargılanmaya başlandı. Sanık sıralarında askerlerden çok siviller vardı. Hurşit Tolon duruşmaya erkenden geldi. Kimlik tespitleri sırasındaki eğlenceli havayı, savcının Aygün ve Temiz'e istediği tutuklama talepleri değiştirdi
21 Temmuz 2009
Duruşma salonunun dışı ADD, YP ve İP üyelerinin gösterileriyle hareketlendi.
İSTANBUL - Ergenekon davasının ikinci perdesinde ‘darbe teşebbüsleri’ yargı önüne çıktı. ‘Darbe teşebbüsleri’ni içeren ikinci iddianameden sonra açılan toplam 56 sanıklı davanın ilk duruşması dün görüldü. Sanık sandalyelerinde, darbe girişimcisi olduğu öne sürülen askerlerden çok sivil sanıklar vardı. Emekli Orgeneral Şener Eruygur hasta olduğu, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz ve emelli Albay Hasan Atilla Uğur ise tebligatın tedavi gördükleri GATA’ya ulaşmaması nedeniyle duruşmaya katılmadı.
Kargaşa olmadı, yeni salon boş
Silivri Cezaevi’nde 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davanın ilk duruşması, birinci davaya göre hayli sakin bir havada başladı. Mahkeme binasına girişte, ilk davada olduğu gibi kimlik ve kuyruk kargaşası çıkmadı. Duruşma yeni oluşturulan 740 kişilik yeni salonda görüldüğünden yer sıkıntısı yaşanmadı. 20 Ekim 2008’de başlayan ilk davada, cezaevi kapısında İşçi Partili bir kitle protesto gösterisi yapıyordu. Bu kez tutuklu Tuncay Özkan’ın genel başkanı olduğu Yeni Parti (YP) ve Biz Kaç Kişiyiz Derneği üyeleri mahkeme salonunun dışındaydı.
Anadolu Ulusal Uyanış Platformu’nun başkanı emekli Orgeneral Hurşit Tolon, adliyeye ilk gelen sanıklardandı. Tolon’un otomobili mahkemesi salonunun kapısına kadar yanaştı. Aramadan geçen Tolon, salonda bekleyen grup tarafından, “Başkanım hoşgeldiniz” diye karşılandı. Zayıfladığı gözlenen Tolon, gazetecilerin sorularına karşılık, “Beni içeride dinleyeceksiniz” dedi.
Ferda Paksüt’ün başına şişe
Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osman Paksüt, tutuksuz sanık olan eşi Ferda Paksüt’ü yalnız bırakmadı. Ferda Paksüt, “Bu işin gerçeğinin adil yargılama sonunda ortaya çıkacağına inanıyorum. Bağımsız Türk adaletine güvenimizi asla kaybetmemeliyiz” dedi. Bu arada Ferda Paksüt’ün başına bir su şisesi isabet etti ve gözlüğü düştü.
Daha sonra salona geçildi. Tutuklu ve tutuksuz sanıklar, avukatları, sanıkların yakınları ve tüm izleyiciler ile gazeteciler içeri alındığı halde salon boş görünüyordu. Ağırlıklı YP’lilerin bulunduğu izleyici bölümünde oturanlar arasında İstanbul Barosu Başkanı Muammer Aydın ve CHP’li milletvekili Şahin Mengü de vardı. Duruşma saat 10.30’da başladı. Tutuklu 18 sanıktan 16’sı duruşmada hazırdı. Cumhuriyet Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay, YP Genel Başkanı ve gazeteci Tuncay Özkan, eski İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Adil Serdar Saçan, eski Esenyurt Belediye Başkanı Gürbüz Çapan ve İP’li Emcet Olcayto yan yana oturdu. Arkalarında Toplumsal Dönüşüm Yayınevi’nden Neriman ve Kemal Aydın kardeşler yer aldı. Onların yanında, tutuklu teğmen Mehmet Ali Çelebi oturuyordu. Salonun solunda ise teğmen Çelebi ile ilişkide oldukları öne sürülen Hizbut Tahrir üyesi Süleyman Solmaz ve Hamza Demir vardı.
Tutuklu sanıklardan emekli askerler Hasan Atilla Uğur ve Levent Ersöz ise tedavi gördükleri GATA’ya tebligat ulaşmadığı için duruşmaya katılamadı. Mahkeme Başkanı Köksal Şengün, tebligatın Silivri Cezaevi’ne çıkarıldığını, bu yüzden hastaneye ulaşmamış olabileceğini söyledi. Tutuksuz 31 sanıktan, tedavi gören emekli Orgeneral Şener Eruygur ile geçen hafta sağlık gerekçesiyle tahliye edilen emekli Albay Arif Doğan dahil dokuz kişi duruşmaya katılmadı. Emekli Orgeneral Hurşit Tolon, Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün, Ferda Paksüt, eski Genç Parti milletvekili Emin Şirin, gazeteciler Erol Mütercimler ve Ufuk Büyükçelebi, emekli Orgeneral İlker Güven ile emekli hâkim Tanju Güvendiren’in aralarında bulunduğu tutuksuz sanıklar duruşmada hazırdı.
Kimlik tespiti, Hurşit Tolon’la başladı. Ankara Üniversitesi İnkılap Tarihi Bölümü’nde doktora yaptığını söyleyen Tolon, Ordu Yardımlaşma Derneği ve emekliliğinden olan gelirinin aylık yaklaşık 6 bin 500 TL olduğunu belirtti. Tutuklu sanıklardan Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay da 1000 TL emekli maaşı bulunduğunu ve gazeteden de 5 bin TL maaş aldığını ifade etti. Ferda Paksüt de öğretmenlikten emekli olduğunu ve aylık 2 bin 500 TL geliri bulunduğunu bildirdi.
Ya tahliye ya kat çıkma izni!
ADD’li Birol Başaran, mahkeme başkanının “Adresiniz?” sorusu üzerine, “Silivri Cezaevi” dedi. Başkan Şengün, “Cezaevi muvakkatendir (Geçici)” deyince Başaran da “Öyle umuyoruz” karşılığını verdi.
Kendisini “YP Genel Başkanı ve gazeteciyim” diye tanıtan Tuncay Özkan da adres olarak “Silivri Cezaevi” dedi, ardından “O değişecek zaten, siz değiştireceksiniz. Yoksa bana kat çıkma izni vermelisiniz” diye ekledi. İzleyicilerden Özkan’a alkış yükselmesi üzerine hakim “Salonu boşaltırım” uyarısı yaptı.
Eski Polis Şefi Adil Serdar Saçan ise avukat olduğunu, ancak avukatlık yapmayıp danışmanlık hizmeti verdiğini anlattı. Polislik mesleğinden atıldığını anımsatan Saçan, “Mesleğime iade edilmiştim ki, tutuklandım. Bir gelirim bulunmuyor” dedi.
Ardından eski Esenyurt Belediye Başkanı Gürbüz Çapan, mesleği sorulduğunda önce “Doktorum” dedi, ardından “Profesyonel suçluyum” diye devam etti:
“20 yaşından beri mahkemeye gider gelirim. Ne zaman suç olsa beni yazarlar. Dev-Yol’dan yargılandım, hortumculuktan yargılandım, Ergenekon’dan yargılanıyorum. Geçimimi avukatlarla paylaşıyorum.”
Çapan, mesleği sorulunca da, “Ergenekon emeklisiyim. Yaşlıyım, hastayım. Devlet ne zaman çağırsa gelirim, her seferinde tutuklanırım” diye konuştu. Çapan’ın sözleri salonu kahkahaya boğdu.
Tutuksuz sanık Mahir Akkar ise hakkındaki iddianameye isyan etti:
“Alt komşumla konuşmalarım iddianamede üç sayfa yer aldı. Karısını takip ettirmekten bahsederken, Ergenekon’a sokuldu. Maddi manevi perişan oldum. Bir senedir felç edildim. Şu anda iş yapamıyorum.”
Akkar’ın konuşması bitince Şengün, “Rahatladınız mı?” diye sordu. Akkar ise “Savunma yapınca rahatlayacağım” dedi.
6 Ağustos’a ertelendi
Duruşma sonunda görüşleri sorulan savcılardan Mehmet Ali Pekgüzel, davanın daha önce tutuklanıp serbest bırakılan sanıklarından Sinan Aygün ve avukat Levent Temiz’in tutuklanmasını talep etti. Savcı Pekgüzel ayrıca birinci davaya bu dosyanın birleştirilmesini istedi. Savcı, sağlık nedenleri nedeniyle tahliye edilen Tolon ve Eruygur’un da, ‘aradan geçen uzun zaman’ nedeniyle yeniden sağlık kontrolünden geçirilerek rapor almaları konusunda talepte bulundu.
Mahkeme, üye hakim Sedat Sami Haşıloğlu’yla ilgili sanık avukatlarının ‘reddi hakim’ talebini değerlendirmek ve üçüncü iddianameyi incelemek üzere 6 Ağustos’a kadar duruşmalara ara verdi.
YORUMLAR