08 Ocak 2008

İSTANBUL - Bahçeli Çeşme, iş kazası sonucu yaralandı ve bacağına iç protez takıldı. Bu sayede bacağı kesilmekten kurtuldu. Ancak protez enfeksiyon kaptı ve tekrar ameliyat olması gerekti. Sağlık sistemindeki son değişikliği ilk duyduğunda artık ameliyatta kullanılacak tıbbi malzemeyi kendisi almayacağı için sevinçliydi. Ancak Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'ne gittiğinde bacağına takılacak parçanın hastanede olmadığını ve yine kendisinin alması gerektiğini öğrendi.
Çeşme, hastanelerin tıbbi malzeme ve ilacı yatan hastadan istemek yerine kendilerinin temin etmesini amaçlayan ancak bir türlü uygulanamayan Sağlık Uygulama Tebliği'nin (SUT) mağdurlarından biri. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde malzeme yokluğu nedeniyle birçok ameliyatın yapılamadığına ilişkin 'imdat çığlığı'nın ardından, aynı hastanede sıra beklerken, kendi feryadını dile getirdi:
"Şu anda takılan protezin takıldığı bölüm enfeksiyon kaptı. Doktor tekrar ameliyat olmam gerektiğini söyledi. Bunun için de açık yaranın üzerini geçici olarak kapatacak bir malzeme gerekliymiş. Hastanede yok. Fiyatı 100 YTL diyorlar, ancak bunu alacak gücüm yok. Daha önceki ameliyatlarımda gerekli malzemeleri de dışarıdan borç parayla temin ettim. Doktorlar çok iyi davranıyor, ilgileniyor. Ama onların da elinden gelen bir şey yok. Bana kimse zorla 'Malzeme al' demiyor, ancak bulamazsam ameliyat olamayacağım ve o zaman da bacağım kesilebilir."
'SGK bize şantaj yapıyor'
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, SUT'a hazır olmayan hastanelerden sadece biri. Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Ceyhun Oral ihalelerde sıkıntılar yaşandığını, bazı branşlarda malzeme eksikliğinden hasta dahi kabul edilmediğini vurguluyor:
"İhaleler çok büyük maliyet oluşturuyor. Üniversite hastanesinin kasasında bu kadar büyük para yok. Küçük küçük alımlarla acil ilaç sorunu gideriliyor ancak büyük bir ihale olmadan tüm yıl bu şekilde devam edemez. SUT, altyapısı tam hazırlanmamış bir uygulama. Bir şekilde ilaç halledilir ancak tıbbi malzemelerde daha büyük bir sıkıntı var. Malzemeler kalem ve fiyat olarak çok fazla. Hangi ihaleyle baş edeceğiz? Plastik cerrahi, beyin cerrahi, ortopedi başta olmak üzere her branşta sorun yaşıyoruz. Ameliyat olacak hastaya dışarıdan malzeme aldırmıyoruz. İşi baştan kesiyoruz. Çünkü dışarıdan parasıyla malzeme alındığında devlet o ameliyat
için örneğin 2 bin YTL ödüyor. Halbuki malzemesi 10 bin YTL. Dolayısıyla 8 bin YTL'yi üniversite ödemek zorunda kalacak. Bunun için baştan önlem alıyoruz. Burada hasta mağdur. Sosyal Güvenlik Kurumu bize şantaj yapıyor."
'Hastaları yolluyoruz'
Marmara Üniversitesi Hastanesi Başhekim Yard. Dr. Hasan Batırel de sıkıntıları anlattı:
"Beyin cerrahi ve ortopedi bölümlerimizde tıbbi ekipmanlar çok önemli paralar tutuyor. Bunları karşılayamıyoruz. Hastalarımızı geri göndermek zorunda kalıyoruz. Özellikle ortopedi bölümünde protezler pahalı. Malzemelerin yıllık maliyeti 20 milyon YTL'yi buluyor. Hastanemizde zaten yıllık döner sermaye 30 trilyon ediyor. Yıllık ilaç maliyetiyse 4-5 milyon YTL. Aldığımız ilaçla malzemelerin depolanması ve dağıtımını sağlayacak personel açığı var."
Acil hasta gelmesin!
İstanbul Tıp Fakültesi (Çapa) Kardiyoloji Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Deniz Güzelsoy ise "Bizde ameliyatlar durmadı. Çünkü ilaçlarımızı önceden temin ediyoruz. Fakat acil bir hastamız gelirse müdahale edemeyebiliriz" diyor: "Şu an acil hasta olmadığı için şanslı sayılırız. Örneğin kalbine pil takılması gereken bir hastamız gelirse geri göndermek zorunda kalırız. Randevularını erteliyoruz."
Onkoloji Bölümü'nden Prof. Dr. Adnan Aydıner de hastaların radyolojik tetkik aşamasında sıkıntı çektiklerini de vurguladı.