Enerji Bakanı Güler, 'Kaz Dağları'nda Madencilik, Turizm ve Çevre' paneline gittiği Çanakkale'de, Kaz Dağları'nda altın aramaya itiraz eden çevreciler ve halkın protestosuyla karşılaştı. Genç, yaşlı yaklaşık 1500 kişi, 'Altın madenciliğine hayır' dedi.Güler, "Hepsi hormonsuz" diye sunulan zeytin sepetini, "Sizden enerji almaya geldim" diyerek kabul etti. Çevrecilere 'ajan' demediğini belirten Güler, "Bilgi kirliliği var. Halka rağmen bir şey yapılmaz" dedi.*** * *** * *** * *** * *** * *** * *** * ***Güler: Halka rağmen bir şey yapılmazBakan Güler, panele katılmadan önce helikopterle Kaz Dağları üzerinde havadan inceleme yaptı. Kaz Dağları'nı Radikal'le gezen Güler, bölgedeki maden faaliyetleri konusunda bilgi kirliliği olduğunu söyledi.

28 Ekim 2007

ÇANAKKALE - "Elma yetiştiremezsek biz köyde yaşayamayız. İstemiyoruz biz bunları..." Küçükkuyu'ya bağlı Evciler Köyü'nden Çanakkale'deki eyleme pankartıyla gelen 80 yaşındaki Gülsün İnceoğlu, yöredeki altın madenciliğine bu sözlerle tepkisini gösterdi. Kaz Dağları'ndaki altın arama çalışmalarıyla gündemde olan Çanakkale'de dün hareketli bir gün yaşandı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Kolin Otel'de 'Kaz Dağları'nda Madencilik, Turizm ve Çevre' konulu panele katılacaktı. Panel programına karşılık, çevreciler de eylem programı hazırlamıştı.
Genci yaşlısı, köylüsü şehirlisi dün Cumhuriyet Meydanı'nda seslerini birleştirerek 'Kaz Dağları'nda altın madenciliğine hayır' dedi. Enerji Bakanı Hilmi Güler'in Çanakkale'ye geldiği gün yapılan eyleme onlarca sivil toplum örgütünden 1500'ü aşkın kişi katıldı.
Manisa'nın Kabazlı Köyü'nden bir grup da Oktay Konyar'ın öncülüğündeki grup da panelin başlamasına az bir süre kala otelin önüne geldi. Kaz Dağı Koruma Grubu girişimcisi avukat Mehmet Öngen'se panele girerken bakana içinde, zeytin, zeytinyağı ve zeytin dalı bulunan sepeti vererek, "Hepsi hormonsuz. Afiyetle yiyiniz" dedi. Güler de teşekkür ederek, "Sizden enerji almak için buraya geldim" karşılığını verdi.
Anıtkabir'de maden aramak!
Panel başladığında salonda çevreciler de vardı. Bakan Güler'in konuşması sorularla kesildi. Kaz Dağı Girişim Grubu'ndan Süheyla Doğan, bakana 'ajanlık' sözünü hatırlattı, "Bizi ajanlıkla suçluyorsunuz, tezkip istiyoruz" dedi. Bakan da "Tekzibi medya kuruluşlarına gönderdim. Yer almadı. Bu sözlerim tekziptir" diye yanıtladı. Bir başka çevreci, "Bu Maden Kanunu ile Anıtkabir'in altında bile maden arayabilirsiniz" deyince Güler'in "Ben de sizinle aynı kanaatteyim" demesi dikkat çekti.
Panelde maden arama çalışmaları konusunda gerekli hassasiyeti göstereceklerini ifade eden Güler, "Maden Kanunu'nda gerekli düzenlemeleri yapacağız. Bu amaçla bölgede gözlemler yaptık. Sizi dinlemeye gelmemizin nedeni bu. Yanlışlık varsa düzelteceğiz, yanlışlık yoksa bilgi eksikliğini gidereceğiz. Burada aynı zamanda çevre konusunda da Avrupa Birliği normlarına uygun hareket ediyoruz. Yani İsveç, Almanya, Belçika ne yapıyorsa biz onlardan daha hassas bir şekilde bunu sürdürüyoruz. Bu hassasiyete rağmen, bazı hassasiyetler niye katı oluyor merak ediyoruz" dedi.
Panelden çıkan çevreciler için artık eylem zamanıydı. Onlarca sivil toplum örgütüne üye 1500'den fazla kişi Cumhuriyet Meydanı'nda toplandı. Bir yandan müzik bir yandan slogan sesleri yükseliyordu. Eylemciler, 'Siyanürcü güle güle, ölüler altın takar mı?', 'Kaz Dağları'nın yolları çetelere kapalı', 'Kaz Dağları'nda altın madeni istemiyoruz', 'Bakan şaşırma sabrımızı taşırma' sloganları atarak, seslerini bakana duyurmaya çalıştı.