17 Aralık'ta başlayan yolsuzluk operasyonlarının ardından Ak Parti'den istifa eden 8 milletvekili arasında yer alan Haluk Özdalga, "Türkiye Suriye'de başarısız oldu. Şu sırada kararsız ve ne yapmak istediği anlaşılmayan bir ülke görünümünde" dedi.
13 Ocak 2014
17 Aralık’ta başlayan rüşvet ve yolsuzluk operasyonlarının ardından Ak
Parti
’den 8 milletvekili istifa etti. Onlardan biri de
Ankara
Milletvekili Haluk Özdalga’ydı.
Özdalga, operasyonların ardından pek çok kez açıklamalarda bulunmuş, yaşanmakta olan krizin bir devlet ve demokrasi krizi olduğunu söylemişti. Radikal’e konuşan Özdalga bu kez farklı bir noktaya değindi.
Türkiye
’nin Suriye politikası konusunda izlediği yanlış yolları sıralayarak, bu saatten sonra neler yapılması gerektiğini anlattı:
“Türkiye şimdi İran’la beraber, Amerika-Rusya arasında bir süredir devam eden Suriye işbirliğine katılmalı... Selefi ve El Kaide unsurları, bu dört ülkenin işbirliği ile Suriye dışına atılmalıdır” diyen Özdalga’nın sözlerinden satır başları şöyle:
* Türkiye Suriye’de başarısız oldu. Şu sırada kararsız ve ne yapmak istediği anlaşılmayan bir ülke görüntüsü içinde. Köklü bir şekilde yenilenmiş ve gerçekçi bir siyasete ihtiyaç var.
* İçinde bulunduğumuz günlerde Suriye’de iç savaş kritik bir dönemden geçiyor. Eğer anlaşma sağlanırsa, bu ay sonunda İsviçre’de bir uluslararası konferans toplanacak. Şimdi arazide muhalefet cephesinde savaşanların tamamına yakın bir kısmı Selefi veya El Kaide savaşçılarından oluşuyor. Vahhabi düşüncesine bağlı bu grupların hedefi Suriye’de demokrasi değil, baskıya ve şiddete dayalı çağ dışı bir diktatörlük kurmak. Türkiye’nin resmen desteklediği Özgür Suriye Ordusu’nun ağırlığı iyice azalmış durumda ve fiilen tükenme noktasında bulunuyor.
* Ateşkes için, nereden gelirse gelsin Suriye’ye dışarıdan askeri malzeme ve savaşçı girişi durdurulmalıdır. Bu çerçevede Türkiye, Suriye sınırını çok sıkı bir denetim altına almalı, militanların ve askeri malzemenin geçişine artık izin vermemelidir.
* Türkiye şimdi İran’la beraber, Amerika-Rusya arasında bir süredir devam eden Suriye işbirliğine katılmalı. Suriye’deki ağır kriz, ancak bu dört ülkenin yakın bir şekilde beraber hareket etmesiyle kontrol altına alınabilir. Yapılması gereken ilk işlerden biri, Suriye genelinde olabildiğince geniş bir ateşkesin sağlanmasıdır. Daha sonra Selefi ve El Kaide unsurları, bu dört ülkenin işbirliği ile Suriye dışına atılmalıdır. Zaten bu unsurlar, muhtemelen ateşkese de uymayacaklardır.
* Suudi Arabistan’ın da Selefi militanlara silah ve lojistik destek sağlamaktan, onları Suriye’ye göndermekten vazgeçmesi gerekiyor. Başta Suudiler olmak üzere Körfez bölgesinden destek alan Selefi militanlar Suriye’ye gelmeye devam ettiği sürece, iç savaşın son bulması mümkün değil. Bu konuda sadece Washington yönetimi Suudi hanedanını ikna edebilir.
* Türkiye’ye düşen bir başka önemli görev, Suudi Arabistan ve İran arasında tarafsız ve dürüst arabulucu olarak, bu iki ülke arasındaki gerginliği azaltmaya çalışmak, karşılıklı güvenin oluşmasına yardımcı olmaktır.
* Selefi ve El Kaide militanlar dışarı çıkarıldıktan sonra yeni bir Suriye kurulabilir. Yaşanan onca karşılıklı katliam ve yıkımdan sonra Suriye artık üniter bir devlet olarak yola devam edemez. Ateşkes sağlandıktan ve göçmen Suriyeliler evlerine döndükten sonra, ihtilaflı bölgelerde iç sınırlar halk oylaması ile çizilmelidir.
Özdalga,
Ak Parti
’de olduğu 2012 ve 2013 yılları boyunca Suriye politikasıyla ilgili önerilerde bulunduğunu, ancak bu önerilerinin dikkate alınmadığını söyledi.
YORUMLAR