Nevruz mitingleri bayram havasında geçti. İstanbul'da on binlerce kişi kutladı. Bazı illerde Nevruz'u protesto edenler gözaltına alındı.

18 Mart 2013

İstanbul ’da Nevruz’un adresi Zeytinburnu’ndaki Kazlıçeşme Meydanı’ydı. Binlerce insan 3 derecelik soğuk havaya rağmen alanı tıka basa doldurdu. Ateşler bu kez üzerinden atlamak için değil, ısınmak için yakıldı. Yağmur yağdı. Her yer çamur oldu. Tüm olumsuzluklara rağmen insanların içini ısıtan tek bir duygu vardı. Barış umudu...
Geçen yıl Kazlıçeşme’de kutlamalara izin verilmemişti. Gazlı müdahalelerin olduğu, ortalığın savaş alanına döndüğü görüntülerin aksine bu yıl tam bir büyük sükûnet içinde Nevruz kutlaması yapıldı. Sabahın erken saatlerinden itibaren İstanbul’un dört bir yanından Kazlıçeşme’ye gelen vatandaşlar meydanı doldurmaya başladı. Polis sadece giriş noktalarında alana girenlerin üzerini aradı. Girişler tamamlandıktan sonra polis alanın dışında bekledi. Meydanın deniz kıyısındaki tarafına kurulan sahnede ilk kez dev bir Abdullah Öcalan fotoğrafı asılıydı. Fotoğrafın yanında ise ‘Öcalan’a özgürlük, Kürtlere statü’ yazılıydı.
Alanda bu yılki Nevruz’un anlamını sorduğumuz pek çok kişinin düşüncesi ortaktı: “Barış hiç bu kadar yakın olmamıştı.” Kutlamalara eşiyle birlikte gelen Nurhak Polat, kendisinin Azeri olduğunu ve bir Kürt vatandaşıyla evlendiğini belirterek şunları söyledi: “Biz ne kadar anlaşabiliyorsak, Türk ve Kürt halkı, diğer halklar da anlaşabilir. Barış içinde yaşayabilir. Geçen yıl kadınlar, çocuklar dövülüyordu bu alanda. Şimdi içimizde bir huzur var. Yasaklar kalktı. Barışa daha yakınız.” Nurhak’ın eşi Necdet de iki halkın barışmasının şart olduğunu belirterek bunun sebebini şöyle açıkladı: “Yiyecek ekmek bulamıyoruz. Eğer bu savaş devam ederse fakirlik hiç bitmeyecek. Barıştan başka yol yok.”
Muşlu Hatice Batmaz ise 55 yaşında. Büyük bir umutla Nevruz kutlamaya geldiğini anlattı. Çocukları ve torunlarıyla alanda bulunan Hatice Batmaz, “Bu sefer barış olacağına inanıyorum” diyor. Nursel ve Cafer Deneri çifti bir buçuk yaşındaki bebekleriyle gelmiş Nevruz kutlamaya. Cafer biraz temkinli: “Daha önce de bu aşamalara gelinmişti. Şimdi yine seçim öncesi bir dönemdeyiz. Gerçek niyetin ne olduğunu bilmek zorundayız. Hem endişeli hem de umutluyum.”

Barış için mücadele

22 yaşındaki lise öğrencisi Dersim ise arkadaşlarıyla birlikte Karadeniz şarkıları söyleyen sanatçı Ayşenur Kolivar’ın şarkılarıyla horon oynuyordu. Halay kadar başarılı olamadıklarının farkında. Ancak horondan da en az halay kadar zevk aldığını söylüyor. “Barış için daha fazla mücadele var. Artık yeter, kan dökülmesin” diyen Dersim, “İnşallah bir gün barış olur” temennisinde bulundu. “Barış için canımızı veririz” diyen 18 yaşındaki Resul Kantarcı ise arkadaşlarıyla küçük bir ateşin başında ısınıyordu. Kantarcı, “Soğuk ama güzel bir Nevruz kutluyoruz. Artık analar ağlamasın. Ne kadar soğuk olursa olsun barış için biz yine buralara geliriz” dedi.

‘Bu çözüm mesajıdır’

Nevruz’u İstanbul’da kutlayan BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, Kazlıçeşme Meydanı’ndaki Nevruz ateşini yaktı. Demirtaş yaptığı konuşmada ise şunları söyledi: “Kazlıçeşme Meydanın’daki bu fotoğraf yüz binlerin çözüm için vermek istediği bir mesajdır. Yaptığımız tüm konuşmalarda bir şeylerin altını çizerek konuştuk. O da Kürt sorunu konuşularak çözülür. Sürekli Kürt ve Türk gençleri ölmesin diye uğraşıp durduk. Keşke binlerce, on binlerce evladımız ölmeden önce bu sürece gelmiş olsaydık. Ancak birileri bundan rahatsız oluyor. Neden Öcalan’la devlet görüşüyor diye feryat figan ediyor. Bazıları diyorki Kandil’i dümdüz edelim. Sen siyasetçi misin, kepçe operatörü müsün? Kandil’i dümdüz edelim diyenleri davet ediyorum. Omzuna G-3 alıp, Gabar’da bir gece nöbet tutsun bakalım Kandil dümdüz oluyor mu?”
“Herkesin özgürce yaşadığı bir toplum, bir gelecek kurabiliriz” diyen Demirtaş şöyle devam etti: “Eğer bir çözüm öneriniz yoksa susun ve yerinizde oturun. Bari gölge etmeyin. Barış teslim olmak değildir. Barış hakkı olanı teslim etmektir. Barış diyince tüyleri diken diken olanlar, barıştan korkanlar var. Samimiyetle söylüyoruz, bizler BDP olarak barışın kutsal bir değer olarak görüyoruz. Bizler bugün bu süreci buraya getiren bu halkın bundan sonra da bu sürece destek vereceğini biliyoruz. Atılan adımları destekliyoruz, bundan sonra da destekleyeceğiz. Şu anda zindanlarda olan arkadaşlara selam veriyorum. Size söz veriyorum, bir sonraki Nevruz’da burada onlarla beraber buluşacağız.”
İmralı görüşmelerine giden 2. heyetin arasında bulunan BDPli Sırrı Süreyya Önder de şunları söyledi: “Bu soğuk günde içinizi ısıtmak için Öcalan’ın sıcak selamlarını getirdim. Bundan sonra yeni Türkiye ’yi bütün halklarla birlikte yeniden inşa etmenin zamanı geldi. Artık bu hikâyenin acıklı bölümünün sonuna geldik.” Sebahat Tuncel de “Bu süreç dışarıdan izleyebileceğimiz bir süreç değil. Tam da içeride olabileceğimiz bir süreç” diye konuştu.

İzmit, Adapazarı ve Antalya’da Nevruz kutlamalarını protesto edenler gözaltına alındı. İzmit’te Kocaelispor taraftarları mitinge gidenlere saldırmak istedi. Polis provokasyonlara izin vermedi. Bazı yerlerde kısa süreli gerginlikler oldu. Denizli’de ‘ PKK Denizli’ye giremez’ gösterisi yapıldı.