Serkan Ocak

Loading

Travel Blog

İstanbul'u vursaydı...

Olası İstanbul depreminden sonra tsunami bekleniyor. Ancak Japonya'daki kadar değil. Dalga boyları en fazla 5.56 metre olacak.

13 Mart 2011

Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) ile Japon bilim adamları İstanbul ’da olası bir tsunaminin etkilerini araştırdı. Deprem hazırlıkları kapsamındaki bu araştırma ile İstanbul’da oluşacak bir tsunamide dalga boyunun en fazla 5.56 metre olacağı, kıyılarda 10 kilometre boyunca etkili olacağı, karalarda 150 metre ilerleyeceği ve bu etkinin 8 dakika içinde olacağı tespit edildi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), deprem hazırlıkları ve deprem güçlendirme çalışmaları sırasında 2007’de ODTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü Deniz Mühendisliği Araştırma Merkezi ile Japon bilim adamlarına İstanbul’da olası bir tsunaminin düzeyini ve hasar seviyesini belirlemek, riskleri tespit etmek ve önlemleri geliştirmek amacıyla bilimsel bir analiz yaptırdı.

49 ayrı senaryo
Çalışmada, Marmara Denizi’nde olası tsunami oluşmasına yol açabilecek 49 ayrı senaryo incelendi. Bu senaryolarda, Kuzey Anadolu fayının Marmara Denizi’ndeki kuzey ve güney kolları üzerindeki depremler ve fay hareketleri, ayrıca Marmara Denizi’ndeki çeşitli bölgelerde saptanan olası zemin kaymalarına bağlı çeşitli kombinasyonlarla ortaya çıkabilecek deniz tabanı hareketleriyle depreşim dalgası oluşması modellendi. Fay ve heyelanların çeşitli versiyonlarından senaryo üretildi.
İstanbul’da olası tsunami analizindeki bir senaryoya göre;
-İstanbul kıyılarında olası en büyük dalga yüksekliği 5.56 metre.
-En yüksek dalganın ulaşacağı kıyı bandı İstanbul’un doğu kıyılarında 10 kilometrelik kıyı çizgisi
-Dalgaların kıyılara erişme zamanı 8 dakika.
-Kıyılarda ilerleme mesafesi 150 metreden az.

Gece olursa daha iyi İstanbul’un hangi bölgelerinin hangi koşullarda, ne düzeyde sular altında kalacağını gösteren haritaların da hazırlandığı belirtilen araştırmada, şu ifadelere yer verildi: “Tsunaminin İstanbul için etki edeceği bölgeler, sığ deniz bölgeleri, küçük tekne barınakları, ırmak ve dere ağızları, denizden 100-150 metre uzaklıkta karadaki kıyı alanlarıdır. Tsunamiler beton yapılara zarar vermez, ancak ahşap yapılarda hasar oluşturması olasıdır. Marmara’da tsunaminin gündüz oluşması durumunda kıyılardaki tesislerin daha çok sayıda insan tarafından kullanılması nedeniyle can kaybı açısından geceye göre daha fazla risk taşıyabileceği düşünülmelidir.”

Tsunaminin kokusu
Tsunami öncesi suyun çürük yumurta, yağ ya da petrol gibi kokabileceği belirtilen açıklamada şu ifadeler yer alıyor: “Gök gürültüsüne benzer, jet uçağı sesi, helikopter, ıslık sesi gibi sesler duyulabilir. Deniz geri çekilebilir. Ufuk çizgisinde kırmızı renkli bir flaş ışık, dalga yaklaşırken dalganın üst kısmında kızıllık görülebilir. İstanbul için tsunaminin kıyılara gelme zamanı 5-10 dakika. Depremin merkezine bağlı olarak süre 20 dakikalara kadar çıkabilir.
Tsunami oluşması durumunda, Marmara Denizi’nde etkili olma süresi 90-120 dakika. Dalganın kıyılarda tırmanma yüksekliğinin 2.5 metreyi geçtiği yerlerde can ve mal kayıpları artmaktadır.”

‘Erken uyarı çok önemli’
İstanbul Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi tsunami uzmanı Prof. Dr. Yıldız Altınok İstanbul’un tsunami senaryosunu şöyle değerlendiriyor: “İstanbul’da en fazla 7.3, 7.4 büyüklükte deprem olması bekleniyor. Fakat 6’dan küçük bir deprem bile deniz altındaki heyelanları tetikleyerek bir tsunamiye neden olabilir. Japonya’da yerleşimin bilinçli olarak kıyı şeridinden uzak mesafede kurulmasına rağmen, tsunaminin sonuçlarını izledik. İstanbul’da kıyıya yakın çok yapı var. Tsunaminin saatte 700 ile 900 km hızla ilerlediğini düşünürsek yıkım büyük olacaktır. Depremi öncesinden haber vermek mümkün olmasa da tsunamide erken uyarı sistemi çok önemli. Ancak bu şekilde can kaybı en aza indirgenebilir.”

Işıkara: Türkiye ’de bu kadar şiddetli deprem olmaz
Türk Kızılayı Genel Başkan Başdanışmanı Prof.Dr. Ahmet Mete Işıkara ‘Japonya’daki 8.9 büyüklüğündeki depremin Türkiye’ye etki etmesinin imkânsız olduğunu ifade etti. Işıkara şöyle konuştu: “Türkiye’nin içinde bulunduğu fay hattı tamamen farklı. Türkiye’ye baktığımızda bu büyüklükte deprem olmasına imkân yok. Yaşadığımız tektonik kuşak böyle bir deprem potansiyelini içermiyor. Kuzey Anadolu ve Doğu Anadolu Fay Zonu’nun ürettiği en büyük deprem 7 büyüklüğündeki depremlerdir. 19 Martta Ay’ın Dünya ’ya yakın konumuna gelmesiyle de depremin ilgisi yok.”

 

  • Paylaş:
alternative title

YORUMLAR