02 Haziran 2010

İSTANBUL -  Gazze’ye yardım götürürken İsrail askerlerince saldırıya uğrayan Mavi Marmara gemisinde bulunan 1,5 yaşındaki Türker Kaan Çetin, annesi Nilüfer Çetin’le birlikte dün sabah Türkiye’ye döndü. Çocuğuyla dönen ancak başmakinist eşi Ekrem Çetin hâlâ İsrail’de bulunan Çetin, dün İHH Genel Merkezi’nde yaptığı toplantıda yaşadıklarını anlattı:

* “Gece iki İsrail donanma gemisinden taciz turları başladı. Geri dönmemiz gerektiği belirtildi. Kabul edilmedi. Sonra daha fazla gemi ve 40’a yakın zodyakla beraber taciz başladı. Saat 04.30’da yolcular güverteden yolcu salonlarına geçti. Kurşunlar tam bizim kamaranın tavanına iniyordu. Eşim işlerin ciddiye binmeye başladığını ve can yeleklerini giymemizi söyledi. Gerçekten vahşi bir çatışma olduğunu söyleyebilirim.”

* “Mavi Marmara felaketi yaşadı, her yerde kan vardı. Arama yaptıktan sonra köprü üstünde personelle beraber iki saat rehin tutulduk. Daha sonra açık güverteye indirildik. İşgal anından THY’ye gelene kadar her şey insanlık dışıydı. Kanaması olan insanlara kelepçe takılması, ameliyathanelerin kullanılmasına defalarca söyledikten sonra izin verilmesi sonuna kadar kınanacak.”

* “İşgalden sonra çok ağır müdahaleyle karşılaştık. Sorguya ve sağlık muayenesine alındık. Havalimanında geceyi nezarethanede geçirdik. Bebekten dolayı bana kelepçe takılmadı. Eğer oraya ben çocuğumla binebiliyorsam herkesin orada olması gerektiğini göstermekti amacım. Türker, amacını cesurca yerine getirdi. Eğer yolcu salonlarına girmedilerse ve ağır silahlarla bombardıman yapmadılarsa bunun sebebinin Türker olduğuna inanıyoruz. Gurur duyuyorum oğlumla. Türker misyonunu, tamamladı zannediyorum. Bir pedagog yardımı olacak. Tek umudum hatırlamayacak kadar küçük olması ama böyle bir başka organizasyon olursa da oğlumu alıp gitmekten çekinmem.” 

‘Bize sert davranış olmadı ama...’
‘Gazze’ gemisinin üç mürettebatı da dün Türkiye’ye döndü. Mutlu Tiryaki’nin anlatımları şöyle: 

* “Mavi Marmara gemisinden gelen direktifle kaçmaya başladık ama yakaladılar. Bir saat önce bütün iskele sancak tarafından hücum botlarla gemimize çıktılar. Ellerimizi kaldırarak bekledik. Bize sert davranış olmadı ama Mavi Marmara’ya rastgele ateş açtıklarını gördük. Tek tek sorgumuzu aldılar. Daha sonra tel örgülü araçlarla götürdüler. Sınırdışı edileceğimizi anlatan bir kâğıt imzalattılar.”
Gazze gemisinden Bayram Kalyon: 

* “Bizi askerlere karşı saldırıda bulunduk diye suçluyorlar. Oysa elimizde sadece su şişeleri vardı. Onlar Mavi Marmara’ya hücum ettiler. Gözaltında bulunduğumuz sürede bize çok kötü davranıldı” diye konuştu. 

‘Silah var dedirtmeye çalıştılar’
İHH gönüllüsü Mustafa Sancaktutan: 

* “Askerlerin tamamının silahlı ve yüzleri maskeliydi. Bizi bir odaya kapattılar. Dokuz saat bekledik. İsrail tam bir korku devleti. Birbirimizle konuşturmadılar. Sürekli yükümüzün silah olduğunu bize söyletmeye çalıştılar. Biz de ısrarla insani yardım olduğunu söyledik.”